Dinlediğim en iyi hissettiren oturumlardan biri olduğunu belirterek başlamak isterim, bir yandan da bu konuda yapabileceğimiz bir şeyler var da yapmıyor muyuz diye de kötü hissettiren. 3 boyutlu baskı teknolojisinin çeşitli endüstrilere yansımasını, geleceğini ve önemini çokça konuştuk, oturumda da zaten 3 boyutlu baskının ne olduğuna girilmedi bile. Konuşmacılar Carrie Bishop ve Dominic Campbell, amaçları 3 boyutlu baskıyı insanların spesifik problemlerini çözmek ve dünyayı daha iyi bir yer yapmak.
Enabled By Design, Londra’da dev bir tasarım stüdyosu, bir topluluk. Kurucusu Denise Stephens da hayatının ortasında MS hastalığına yakalanan bir tasarımcı. Enabled by design; engellileri, tasarımcıları, üreticileri biraraya getiriyor. En temel prensipleri 3 boyutlu baskı teknolojisini herkes için, herkesin ihtiyaçlarına hizmet etmesi için kullanmak. Ikea veya başka bir markanın tasarımları son trendlere uygun, çok havalı görünebilir ama asıl mesele başka bir şey diyorlar ve buna gerçekten gönül verdiklerini o salonda hissetmek projeyi bambaşka bir gözle takip etmenizi sağlıyor.
Mesele her şeyi kişiye ve herkesin ayrı ayrı spesifik ihtiyaçlarına özel yapmak. Onlara göre tasarım evrensel olmak zorunda değil, kişiye özel olması ve kişinin ihtiyaçlarını gidermesi önemli.
Toplu üretim her zaman herkes için iyi olan anlamına gelmiyor, örneğin görseldeki el kurutma makinaları kısa insanlar için daha kullanışsız çünkü boyu yetişmediğinden kollarını kaldırıp onun içine sokmaya çalıştığında kolundan aşağıya su akıyor. Aslında problemler bu kadar basit, tabii çözümleri de.
Sunumun başlarında tasarımın kişiselleştirilmesinin her alanda kullanıldığı konuşuldu, birçok marka kişiselleştirilmiş ürün projeleri yaratıyorlar.
Birçok kitle-kaynak yöntemi var kişiselleştirilmiş ürünlerin projeye döküldüğü; Kickstarter, Open Ideo ve Fixperts gibi. (Göz atmanızı öneririm)
Bir yandan da insanlar yeni materyaller kullanmaya meyilli. Sugru‘nun video’sunu izleyip ne olduğuna mutlaka bakın. Tasarım artık herkesin spesifik ihtiyaçlarını karşılayan, daha kullanışlı bir anlayışa doğru kayıyor; kaymalı. Sayesinde yapılmış kişiselleştirilmiş kamera da aşağıda. Bu yolla insanlar da kendi zevklerini tasarımlara katmış oluyor.
Bu anlamda 3 boyutlu baskı teknolojisinin avantajları;
-ucuz
-üretimi kolay ve hızlı
-herkesin evinden ulaşabileceği bir teknoloji olması yakın geleceğin gerçeği
-sürecin ortasında tasarımı mevcut duruma göre şekillendirmek, modifiye etmek mümkün
-bozuk parçalarının yerini alacak yeni parçayı üretmesi kolay
-materyal çeşitliliği fazla
Geçtiğimiz kasımda da bir maraton düzenlemişler, stüdyoda 100 kişi biraraya gelmiş, 12 takıma ayrılmış ve 24 saat boyunca etkinlikteki engellilerin çok spesifik olarak belirttikleri ihtiyaçlarına özel ürünler üretilmiş 3 boyutlu baskı teknolojisi ile. Doğu Londra’nın hipster tasarımcıları gözlerini bağlayıp görme engellilerin yaşadıkları zorlukları hissetmeye çalışmış. Harika bir proje. Mesela Paul su kaynatıcı istemiş özellikle, onun için prototipini çıkarmışlar. Bunun gibi daha birçok tasarım ürün var o günden çıkan; tembel el rahatsızlığı olanlar için bir fincanın tam tersi şekilde tasarlanmış dar ağızlı fincan gibi (içindekinin dökülmesini engelliyor) Video inanılmaz.
Bu tasarımların ismi ‘hack of product’, bu bir ürün değil yalnızca; spesifik ihtiyaçları karşılayacak bir sosyal hareket.
Enabled by Design’ın gelecekteki adımı kişiye özel ürünler üreten, kişisel alışveriş siteleri. Ikea ya da başka bir markadan almak yerine evinden çalışan engellilerin de para kazanmasını sağlayacak, 3 boyutlu baskı teknolojisi ile üretilmiş ve size özel tasarlanmış ürünleri internetten satın alacağınızı ve internetin en büyük satış platformu olduğunu söylüyorlar.
Oturumun sonunda soru-cevap kısmında konuklardan yürüme engelli birinin verdiği örnek harikaydı, bir gün mikrodalgası bozulmuş ve tamire götürmesi mümkün olmadığından 3 boyutlu baskı ile bir şeyler üreten abisine bozuk parçaların fotoğraflarını çekip yollamış, abisi de o parçaları 3 boyutlu baskı ile üretip ona getirmiş. Mükemmel bir hikaye 🙂
