Geçtiğimiz günlerde Türkiye’de çekilecek First Kiss‘in haberini yapmıştık. Çekimin yapıldığı gün Blah Filmmaking Co. prodüksiyon şirketinin setine gittim. O heyecanlı atmosfere ortak olup hem yönetmen Damla Yolaç hem de projeye katılan insanlarla keyifli sohbetler gerçekleştirdim. Umarım proje, yönetmen Yolaç’ın dilediği gibi bir şeyleri görünür ve konuşulur kılar. Birbirlerini ilk kez kamera karşısında gören insanların öpüşmelerini izledikten sonra 3 çifte 3 soru sordum ve son olarak yönetmenden bu projeyi neden gerçekleştirdiğini öğrendim.
Öpüşmeden önce nasıl hissediyordun?
Öpüştükten sonra nasıl hissettin?
Projenin içinde neden yer almak istedin?
1. Çift
Kaan, 31 Yaşında, Ressam:
Buraya gelirken metroya bindiğimde, sağıma soluma baktığımda bir sürü yabancı insan vardı ve acaba hangisini öpeceğim diye düşündüm. Sonuçta bu dünyada kim kimi tanıyor ki? Açıkçası heyecanımı yenip geldim.
Öpüştükten sonra titriyordum. Biraz korku, biraz endişe, biraz mutluluk… Güzel bir duyguydu benim için.
Açıkçası Türkiye adına konuşuyorum. Bu ülkede de erkeklerin öpüşebildiğini kanıtlamak için yer almak istedim. Birini öpmek için kadın ya da erkek olması gerekmiyor. Benim için sevginin şekli, ismi ve cinsiyeti yoktur. Bir kadını da, bir erkeği de, bir hayvanı da öpebilirim. İçinde sevgi olan her şeyin içinde yer almayı seviyorum. Her şeyi gönül gözüyle görmeye çalışıyorum, her şeye sevgiyle bakmak istiyorum. Bu yüzden projenin içinde yer aldım. Bizim var olduğumuzu hayatın sadece heteroseksüellerden oluşmadığını, bizlerin de bu hayatta var olduğumuzu anlatmak için projede yer aldım. AIDS’e dikkat çekmek istiyorum ayrıca. Eski sevgilim AIDS’ti ve beni hayatından çıkardı. AIDS’in öpüşmekle, sarılmakla geçmeyeceğini anlatmaya çalıştım ama o beni hayatında istemedi. AIDS olup dışlanan milyonlarca insan var. Buna da dikkat çekmek istedim bir şekilde. İnsanların AIDS hastalarını, eşcinselleri katagorize etmemeleri ve dışlamamaları gerekiyor. En zor olanı biz yaşıyoruz bu ülkede. Heteroseksüeller rahat rahat yaşarken bizler kuytularda tanışıp öpüşebiliyoruz. Ötekileştiriliyoruz.
Fatih, 21 Yaşında, Öğrenci
Ben videonun orijinalini izlediğimde çok etkilenmiştim ve “keşke ben öpüşseydim” demiştim. Hayatım hep başka insanların farkındalığını değiştirmeye, yükseltmeye çalışmakla geçiyor. Aynı zamanda kendi farkındalığımı da değiştirmeye çalışıyorum. Öpüşmeden önce çok rahattım, güzel uyudum, güzel uyandım. Sete gelene kadar çok rahatken içeri girdiğimde bir anda güzel bir heyecan başladı.
Öpüştükten sonra güzel hissettim hala da güzel hissediyorum.
Dünyaya bir şeyler bırakmak istiyorum, o yüzden projeye katılmak istedim.
2. Çift
Sebil, 23 Yaşında, Tasarımcı
Öpüşmeden önce öpüşmeye dair pek bir şey hissetmiyordum daha çok karşımdaki insanın ilk gördüğüm andaki mimiğini merak ediyordum. Gülerek mi tepki verecek, ilk anı nasıl olacak?
Öpüştükten sonra karşımdaki arkadaşım çok heyecanlı olduğu için önce onu sakinleştirme gereği hissettim ve sonra tekrar öptüm. Mutluydum.
Proje siyah beyaz bir proje ama içinde gökkuşağını barındırıyor ve benim de içimde gökkuşağı olduğunu hissettiğim için projede yer almak istedim.
İlayda-23 Yaşında-Ajansta çalışan bir öğrenci
Öpüşmeden önce çok heyecanlıydım. Hem hiç tanımadığım görmediğim, bilmediğim biri, onu öpüşerek tanımak istedim. O yüzden çok heyecanlıydım.
Öpüştükten sonra kendimi rahat hissettim. Korkulacak bir şey olmadığını gördüm. Arkadaşımın beni rahatlatması çok iyi geldi.
Psikanalist Lacan insanlarda iki tür dil olduğunu ama bu dilin bilinçaltıyla bağlantılı olduğunu bu yüzden insanların birbirlerini yanlış anladığını söylüyor. Yani aslında insanların anlaşamama nedeni dildir, hayvanlarda bu yüzden yanlış anlaşılma yoktur. Ben de içgüdülerimle, sezgilerimle biriyle bağlantı kurmak istedim. Bu yüzden projenin içinde yer almak istedim.
3. Çift
Kıvılcım, 43 Yaşında, Mimar
İçimde bir kıpırtı… Tatlı bir heyecan içerisindeydim.
O güzel, yumuşak öpücükten sonra sakinledim.
Daha önce yayınlanmış versiyonunu izledim. Özellikle fondaki müzik insanın içinde harika hisler yaratıyordu.
İsim vermek istemiyor, 36 Yaşında, Kütüphanede çalışıyor
Öpüşmeden önce rahat hissediyordum. Biraz eğlenceli bir iş gibi algılıyordum.
Öpüştükten sonra da rahat hissettim.
Merak duygusu yüzünden projede yer almak istedim. Hayatım boyunca elde edemeyeceğim bir deneyimdi.
Damla Yolaç, Projenin Yönetmeni
Ben Fransa’da yaşıyorum, orada bir kanalda çalışıyorum. İlk Tatia PIlieva’nın yaptığı First Kiss’i izlemiştik ve ben bunun gerçek olup olmadığını düşündüm. Bunu benim de hiç tanımadığım insanlarla yapmayı denemek istedim. Oyuncusuz bir iş yapabilir miyim diye yola çıktım. Ben bu video aracılığı ile herkesle konuşabilir olmak istiyorum. Burada cinsiyet ya da cinsellikle ilgili bir şey yapmıyoruz. Benim derdim dokunmak üzerine. Fiziksel dokunmayı geçtim başka türlü de dokunamıyoruz birbirimize. AIDS’ten, kutuplaşmadan bahsedebilelim istiyorum. Her şeyi konuşabilmek, görünür kılmak istiyorum. Bu projeyle ilgili 3 negatif e-posta aldım. Bunlardan biri imamdı, onunla buluşup konuştuk. Ve sonra baya hellallik alarak ayrıldık birbirimizden. Sonuç olarak birbirimizi ikna ettik. Bu çok önemli bir şey. Her şeyi tartışabilecek duruma gelmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Tanımadığın Öpücük:
Fotoğraflar: Ece Gürlü