Social@Ogilvy ve SurveyMonkey bir araya gelip, 16 ülkeden sosyal medya kullanıcılarının katılımıyla, en çok hangi içeriklerin neden paylaşıldığını araştırdı. 6500’den fazla katılımcının cevaplarına göre paylaşılmaya değer bulunup en beğenilen içerik türü eğlendirici ve bilgilendirici olanlar.
Kişiliğini yansıttığı için içerik paylaşımlarında bulunan katılımcıların genel oranı %13 iken; bu dağılıma daha detaylı bakıldığında Hong Kong’dan%24, Çin’den %22, Polonya’dan %20, Türkiye’den %18 ve Japonya’dan da %15 oranda katılımcının bunda hemfikir olduğu görülmüş.
%36’dan fazla oranda katılımcı herhangi bir meseleye veya konuya ciddi şekilde inandığı veya önem verdiği için paylaşımda bulunduğunu belirtirken, %49’luk dilimde yer alanlar işlevsel buldukları içerikleri paylaştıklarını söylemiş. Araştırmaya göre Çin’den %30’luk oranda katılımcıyı paylaşımda bulunmaya tetikleyen faktör ise yaratıcılık.
Ülkeleri gelişmiş ve gelişmekte olan pazarlar şeklinde ayırarak bakıldığında; bilgilendirici veya eğitici içeriğin gelişmiş pazarlarda %43 oranla egemen olduğu görülürken, gelişmekte olan pazarlarda ise %40 oranla eğlenceli veya komik içerikle diyalog kurmak baskın.
Bu çıkarımı çürüten bazı tablolar da araştırma kapsamında yer alıyor. Endonezya ve Meksika’da bilgilendirici içeriğin diğer tüm içeriklere sırasıyla %68 ve %58 oranla üstün gelmesi buna bir örnek. Diğer bir örnek de eğlenceli içerik paylaşımında Hong Kong’un %52 oranla önde gelmesini takiben; Birleşik Krallık’tan %44, Japonya’dan %43 ve Polonya’dan da %43 gibi çıkan büyük oranlar.
On katılımcıdan dördü içerik kaynağının içerik ilginçliği kadar önemli olmadığını belirtmiş. Katılımcıların sadece %7’si içerik hacminin yoğunluğunu rahatsız edici bulmuş.
Basın ve ifade özgürlüğünün içerik kaynağına olan güvene önemli bir etkisi olduğu görülmüş. Asya pazarında (%27) kullanıcılar kendi görüşlerini paylaşmak için daha çok yerleşik medya kanallarını tercih ederken, Avrupa’da bu eğilim %19 oranda.
Gelişmekte olan pazarların son derece kalabalık bir reklam alanına sahip olduğu farz edilirken, burada yüksek kaliteli marka içeriklerinin önemi daha da ön plana çıkıyormuş. Meksika (%55), Polonya (%51) ve Çin (%52)’deki katılımcıların üçte biri sosyal medyada gördükleri reklam miktarıyla barışıkmış, hatta bu miktarın artabileceğini de belirtmişler.
Japonya, Kore ve ABD’deki on sosyal medya kullanıcısının yedisi ise reklam içeriklerinden bunaldıklarını dile getirmiş. Özellikle Amerikalılarla Japonların markalara ait içerikleri düzenli olarak görmeye veya paylaşmaya istekli olmadıkları sonucu çıkmış.
Görsel: http://social.ogilvy.com