Önümüzde, yakın gelecekte ve kabul etmek istemesek de tam şu an yaşamakta olduğumuz bir iklim kriziyle karşı karşıyayız. Dünya’nın ekolojik dengesinin değişimi, çöküşü önümüzdeki yıllarda yaşama biçimizi derinden etkileyecek. Fosil yakıt kullanımı, et ve hayvansal gıda endüstrisi, ormansızlaşma gibi pek çok faktör atmosfere salınan karbon gazı oranını artırıyor ve dünyanın ısınmasına neden oluyor. Bunun sonucunda da zengin gezegenimiz genel sıcaklığı 2 dereceden fazla yükselecek. Kanada merkezli Carbon Engineering şirketi bu döngüyü kırmak üzere çalışıyor.
Carbon Engineering’in Web Summit 2019’da gerçekleştirdiği oturumda sıfır karbon hedefinin nasıl gerçekleşebileceğini anlattı. Bu alanda çalışan 3 şirketten biri olan Carbon Engineering’in CEO’su Steve Oldham, atmosfere yapılan karbon salınımını bir küveti doldurmaya benzetiyor. Musluktan akan suyu karbondioksit olarak düşünün. Ve tıpası tıkalı bir şekilde küvet yavaş yavaş doluyor. Daha sonra bir sürü musluklar daha ekleyin. Eninde sonunda bu tıpayı açarak küveti boşaltmak gerekiyor. Bu da karbonu tekrar toprağa döndürecek teknolojiler. Bunun en doğal hali ağaçlar. Carbon Engineering’in geliştirdiği Direct Air Capture teknolojisi de sürekli olarak çalışarak havadaki karbonu alıp toprağın altına tıpkı doğal süreçteki gibi hapsediyor.
Başlangıçta maliyetler yüksek olsa da zaman içinde maliyetlerini azaltan işlem sayesinde uzun vadede atmosferdeki tüm karbondioksiti hapsetmek mümkün oluyor. Hatta bu süreçte üretilen karbondioksit de süreç içinde sıfırlanıyor. Buna ek olarak güneş enerjisiyle toplanan hidrojeni ve karbondioksitl ile birleştirerek fosil yakıt ikamesi ortaya çıkıyor.
Steve Oldham, Dünya üzerinde bu alanda çalışan toplam 200 kişinin olduğunu belirterek daha fazla ilginin ve emeğin bu alana yoğunlaşması gerektiğini belirtti. 2030, 2050 hedefleri göz önüne alan Oldham, sıfır karbona ne kadar hızlı varacağımızın bize kaldığını ancak oraya varacağımızı söyledi.
Görsel: Bigumigu