Kim Bu Millennial’lar?
Millennial‘lar, herhalde hakkında en çok konuşulan nesil. Ayrıca hangi tarihleri kapsadığı konusunda da üzerinde en çok anlaşılamayan nesil. Dolayısıyla üzerine en çok soru sorulan, en çok merak edilen nesil. Hatta onlardan tatlı-sert bir şekilde şikayet etmek, moda olmuş durumda. Üzerlerinde nazar var desek yeridir.
Bu yazının yazıldığı tarihte, 2014 yılında, 20-35 yaşları arasında olan insanlar diyelim kabaca.
Kim Bu Panelistler?
Do You Actually Know How to Engage a Millennial? panelini sunanlardan Kari Dunn, teknoloji ve sosyal değişimin kesiştiği alanlarda çalışıyor. Bir süredir de millennial’lar üzerine spesifik olarak araştırmalar yapıyor. Brian Reich ise politika okumuş, şimdi bilgi stratejisi alanında çalışıyor. Kari, şirketlerin yönetim kadrolarına Millennial’lar kimdir necidir anlatma konusunda deneyimli. Brian ise değişik kaynaklardan beslenen bir nerd olarak bu bilgilerle neler yapılabileceği konusunda deneyimli olduğu için, birbirlerini çok güzel tamamlıyorlar.
Bu Panel Ne Anlatıyor?
Katılımcılarla sohbet şeklinde gerçekleşen bu sununda, Millennial’larla (ki yazının devamında kısaca ML olarak anılacaktır) ilgili doğru sorular ve bazı ilginç tespitler gözlemledim. Bunları paylaşacağım. Eğer pazarlama, iletişim gibi sektörlerde çalışıp ML’leri anlamak istiyorsanız, faydası olacağını düşünüyorum.
Hangi Sorulara Yanıt Vermeye Çalışıyor?
Biliyorsunuz markalar en çok “ML’lere nasıl ulaşabiliriz?” diye soruyor. Stratejiler, brief’ler ona göre şekilleniyor. (Hatta panelde bir katılımcı stratejik planlamacı olduğunu belirtip, hayatında daha “biz ML’lere ulaşmak istiyorz”la başlamayan bir brief yazmadığını belirtti. Markalar, medya ve sivil toplum kuruluşları için ML ne demek? Hangi değerlere sahipler, onlarla nasıl iletişime geçmek gerekiyorlar; kısacası, olayı ne bu Millennial’ların?
Bütün paneli 5 ana soru etrafında inceleyebiliyoruz.
Soru 1: Millennial’lar Derken Nelerden Bahsediyoruz?
Bu panel, sadece Amerika’daki ML’leri temel alıyor ama oradan ülkemize ve genel gençliğe çıkarım yapmak mümkün bazı noktalarda.
Tembel, narsist, umursamaz, dalga geçen “tipler” olarak görülüyorlar diğer nesiller tarafından. Özellikle değişken tarzları, bencillik olarak yorumlanıyor. (Sonuçta ABD’dekiler, 11 Eylül, Obama’nın başkan seçilmesi gibi tarihi değişimlere tanık olduar. Onlar, değişimi iliklerine kadar yaşadılar.)
ML’lerin (ABD’de) 43%’ü beyaz değil; şimdiye kadarki en “renkli” ve etnik olarak çeşitli nesil. Aynı zamanda sosyolojik olarak da çeşitliler, üniversitede okuyanı da var, evli ve 2 çocuklu olanı da var.
Sonuç; eğer ML’Ler özelinde belli bir probleme, belli bir hedef konuşuyorsanız, belki de hedef kitlenizi segmente etmeniz daha doğru olacak. Çünkü eskisi gibi “baby boomers” benzer homojen bir nesil değil.
Soru 2: Millennial’lar Neye Heyecan Duyuyor?
Öte yandan, SXSW gibi bir organizasyona heyecan duyarlar. SXSW de aslında tam anlamıyla bir Millennial tipi buluşma. Herkesin ayrı bir konuya tutkusu ve bilgisi var, ve hepsi dünyanın farklı yerlerinden bir araya geliyorlar. Farklı renklerin, isteklerin paylaşılmasından, çeşitlilikten heyecan duyuyorlar. Millennial’ların Hacc’ı SXSW.Soru 3: Millennial’lar Neyi Satın Almıyorlar?
Amerikanca “fikri satın almak” anlamında değil bu, harbiden alışveriş anlamında okuyun.
- Hiçbir zaman bir reklamdan etkilenip impulse’la (anında etkilenip) satın almayacaklar. Bu anlamda “impulsive” (güdüleriyle anında harekete geçen) değiller.
- Her şeyi test-drive yöntemiyle, deneme-yanılma ile tecrübe edecekler. İşlerine gelmezse diğer seçeneğe geçmeleri çok doğal.
- “Her istediğimi, her an, tam istediğim şekilde almalıyım” düşüncesi bu nesille hayatımıza girdi; ama onlar sayesinde tüm nesillere yerleşiyor.
- Satın alma konusu, eninde sonunda satın aldığınız ürüne veya markaya güven meselesidir. ML’lere ürün ve hizmet satmak ise, tek seferlik bir ilişki yerine daha çok dating (flört, konuşma) gibi bir süreç.Efor ve ilişki geliştirme gerekiyor.
Soru 4: Millennial’lar Birine Güveniyorlar Mı?
Kısa cevap: Hayır.
- Markalara, kurumlara, medyaya, politikacılara güvenmiyorlar; ama birbirlerine güveniyorlar.
- Ailelerine güveniyorlar. Diğer nesillere göre, aileleriyle daha arkadaşlar.
- İlginç olan ve diğer nesillerden ayıran özellikleri ise, hiç tanımadıklarına, yabancılara güvenebilmeleri. İnternetteki ürün değerlendirmeleri konusunda objektif bir yabancının değerlendirmesi onlar için daha değerli. Ünlü insanlarınki değil.
Soru 5: Bir Millennial’a Ulaşmanın En İyi Yolu Nedir?
Günümüzde çok sayıda, “benim bi fikrim var, peşimden gelin” diyen tipte lider var. Öte yandan “gelin hep beraber bunu değiştirelim” diyen katılımcı lider bulmak zor. ML’ler kesinlikle klasik anlamda bir lider aramıyorlar, otorite istemiyorlar; Aralarındaki işbirliğini, ortak çalışmayı kolaylaştıracak figürler arıyorlar.
Özellikle bu içgörüden yola çıkan bir Geico reklamıyla bitirelim.
https://www.youtube.com/watch?v=hwVVbHJ_BfU
PS: Manşet görseli buradan devşirme.