Et tüketimi insanlığın temel besin kaynağı olarak görülüp alternatifinin olmadığı düşünülse de bir hayvanın canını almanın vicdani ve etik boyutları kimi insanları rahatsız ediyor. Bu durum sonrasında ise vegan, vejetaryen yaşam tarzına geçiş yapılıyor. Bireysel farkındalık ve duyarlılık ile yakından ilgili olan bu durumun yanı sıra fabrikada doğan büyüyen ve ölen hayvanların yaşamlarına karşı kendini sorumlu hisseden girişimler et ikamesi alternatif teknolojiler geliştiriyor.
Etin tadını ve kokusunu aratmayan fakat bitkilerle üretilen girişimler geride bıraktığımız birkaç ay içerisinde yeryüzüne çıkıp kendilerini duyurmaya başladı. Daha önce Bigumigu’da yer verdiğimiz Impossible Foods ve Beyond Meat girişimlerinden sonra Memphis Meat de farklı bir teknikle et ikamesi üretmeyi başardı.
Sığır eti hücrelerinin işlenerek laboratuvar ortamında çoğaltılmasıyla üretilen Memphis Meat köfteleri tavada çıkardığı sesten tadına kokusuna kadar “gerçek” eti birebir taklit ediyor. Böyle duyunca biraz ürkütücü görünse de kültür mantarıyla aynı süreçle üretiliyorlar.
Şu anda geliştirme sürecinin başında bulunan Memphis Meat‘in ürettiği köftelerin bir tanesi 1.000 ABD doları değerinde. Ancak şirketin eş kurucusu Uma Valeti, Munchies’in yaptığı röportajda bu etiketin erken dönem geliştirme sürecinden kaynaklanan bir değer olduğunu ve ürünün laboratuvar yerine fabrikalarda üretilmeye başlandığında fiyatının da herkesin erişebileceği bir seviyeye ineceğini söylüyor.
Vegan ve vejetaryen bireylerin eti özlemediğini ve ete karşı tüketici bir duygu beslemediğini göz önüne alırsak et ikamesi teknolojilerin hedef müşterisi olarak et tüketen bireyler yer alıyor. Et yiyen bireylerin de tüketim alışkanlıkları değiştiği noktada hayvanların öldürülmesi için geçerli görülen nedenlerden birisi daha eksilmiş olacak.
Görsel; Memphis Meat