Bilginin üretim ve tüketim hızındaki artış ve bilgiye erişimin katlanarak kolaylaşması insan hayatını yukarıya taşırken birey bazında da büyük bir kaos doğruyor. The Mill‘in yaratıcı yönetmeni Carl Addy, kaos içinde ürettikleri çözümler sayesinde gerçekleşen projelerini paylaştı.

Dijital devrim sonrasında her birey kendi ölçeğinde üretim yapıyor ve daha önce yapılmamış bir şeyle karşılaşma sıklığımız her geçen gün artıyor. Bu üretim temposuyla ortaya konulan işleri takip etmek de hayatımızın bir parçası oluyor. Ortaya çıkan kaosla birlikte bizler de gelişime ve evrilmeye devam ediyoruz.

It's the sheer glut of information that is so much a part of our times. It's amazing and we're evolving because of it. – Carl Addy pic.twitter.com/FfnHsAsqJN

— The Mill (@MillChannel) March 13, 2017

İnsanoğlunun tahmin edilemezliği ve karmaşıklığı içinde ortaya çıkardığımız kaos ortamını The Mill yeniden ele alıyor ve farklı bir şekilde içselleştiriyor. The Mill, kaos ve stres gibi insanı kasvete sevk eden kavramları projelerine yön vermek ve şekillendirmek için kullanıyor ve yaratıcılıklarını adeta çıkmaza sokarak çıkış yolu üretmeye zorluyor.

Prodüksiyon sürecinde çocuk ve hayvanlarla birlikte çalışmanın zorluğuna değinen Addy, onların böylesine bir dünyaya sokulmasındaki etik ve sosyal değerleri vurguladı. Ve bu koşullar altında hayvanların yaşamı konusunda bilinçlendirme amaçlayan bir kampanyanın hazırlanması da onların aktöre dönüşmesi gerektiriyordu. Ancak bilgisayar ve modelleme teknolojilerinin gelişmesiyle The Mill’in PETA için hazırladığı %98 Human kampanyalarında hiçbir canlı hayvan kullanmadan mesajın iletilmesi başarıldı.

Sıradan koşullar altında insan psikolojik olarak kolay ve başarılabilir adımlar atmayı tercih eder. Ancak kaosun hüküm sürdüğü bir ortamda ayakta kalabilmek için adım atmak değil, büyük sıçramalar yapmak gerekir. Bu konuda The Mill’in geçtiğimiz sene yapım ekibinde yer aldığı Chemical Brothers’ın Wide Open parçası için hazırlanan müzik videosu ve kullanılan efektler, yaratıcı çözümler üretimine örnek oluyor.

The Mill, müzik videosunun çekimlerinde dansçı Sonoya Mizuno’yu ve mekanı dijital olarak da modelleyip yapay ve gerçek iki dünya içinde müzik videosunu bir araya getirdi. Her bir karenin bu derece akıcı olması ve Mizuno’nun vücudunun kademeli olarak 3B basılmış ağ benzeri bir forma kavuşması da yaratılan dünyaların birleştirilmesiyle mümkün oldu.

Stres hissini iyi ve kötü huylu olarak ayırırsak, yaratıcı düşünce akışını tetikleyen ve adeta son saniyede açığa çıkan iyi fikirler stresin iyi yönüyle varoluyor. Kaosun yarattığı büyük sorunlara karşılık olarak üretilmesi gereken büyük çözümler de kişinin kendi çizgilerini aşmasına ön ayak oluyor. The Mill’in de bir şirket olarak bu aşamada dışa vurduğu çözüm olan Blackbird, SXSW’teki Chaos is the New Calm oturumunda yeniden anıldı.

The relationship between stress and performance #SXSW pic.twitter.com/z1JKODew2M

— The Mill (@MillChannel) March 13, 2017

Görsel: The Mill, Bigumigu