Özellikle Türkiye’de yaşayan her sınıfın ve topluluğun kendine yer bulabildiği Tiktok bu yönüyle diğer sosyal medya platformlarından sıyrılıyor. Instagram’daki elit ve şık fotoğraflar yerine daha hayatın içinden içeriklerle karşılaşılabiliyor. Diğer platformların aksine içeriği bünyesinde tutmayı değil tüm internetle paylaşmayı teşvik eden bir yapısı bulunuyor. İşin içine algoritma da girince hiç karşılaşmayacağınız pek çok sahneyi TikTok’da görmek mümkün oluyor.
İşçi sınıfının COVID-19 nedeniyle yaşadığı zorlukları TikTok üzerinden paylaşımlarla anlatmasını pandeminin ilk zamanlarında ele almıştık. İşçilerin bu alandaki görünürlüğü TikTok’un Emek Sineması sergisinde kurmaca ve belgesel arasında gezinen bir anlatım diliyle yeniden karşımıza çıkıyor. Serginin merkezinde işçilerin emeği ve beden gücü yatıyor. TikTok videolarından bir seçki sunuluyor.
İçinde gerçeği ve ironiyi barındıran videolarla işçi sınıfının dünyasından kesitler
Ozan Çağlar ve Deniz Zeybek’in hazırladığı sergi 3 Aralık’tan 30 Aralık tarihine kadar Karşı Sanat’ın Beyoğlu’nda bulunan mekanında izleyiciyle buluştu. Sergideki videolar şimdi dijitale taşındı ve tiktokunemeksinemasi.karsi.com üzerinden izlenebiliyor.
“Gösteri-gözetim toplumu kendine karşı kullanılabilecek olasılıkları da üretiyor mu?” ve “Farklı çalışma mekanlarında üretilen filmler challenge’larla çoğalarak yeni ittifaklara alan açıyor olabilir mi?” sorularını soran sergi TikTok’un dünyasındaki temsil edilme biçimlerini sorguluyor. İroniyi ve gerçeği aynı anda barındıran işlere odaklanıyor.
Aslında bu videoların hepsi birer işçi filmleri ve bu filmlerin yapımcısı da işçilerin kendileri. Prodüksiyon sürecinde kullanılan malzemeler ise çalışanların üretim sürecinde kullandığı alet edevatlardan oluşuyor. Sosyal medya uygulamasının teknik altyapısını kullanan işçiler çalışma alanlarını dönüştürerek bu ortamlara yeni anlamlar kazandırıyor. TikTok’un Emek Sineması sergisinde yer alan videoları buradan izleyebilirsiniz.
Görsel: Instagram