Space10 adı verilen girişim ve inovasyon merkezi; sanat, tasarım ve teknoloji dünyasıyla iş birliği içinde araştırma projeleri üzerinde çalışarak ve ortaya yeni ürünler çıkararak evlerin geleceğini sürdürülebilirlik prensibiyle çizme iddiasında.
Merkezde, ürün geliştirme bölümlerinin dış dünyayla entegrasyon içinde çalışması hedefleniyor ve bunun yanında prototiplerin sergilenmesi faaliyetlerine uygun sergi alanları mevcut. Merkez bu temel faaliyetlerinin yanında etkinliklere, atölyelere ve sergilere ev sahipliği yapabilecek kapasitede.
Girişimin “Fresh Living Lab” (Taze Yaşam Laboratuvarı) isimli ilk projesinde Ikea, Kopenhag Etkileşim Tasarımı Enstitüsü’nden 12 tasarımcıyla bir araya gelmiş ve toplanan ekip, şehir hayatındaki sağlık ve memnuniyeti geliştirmek, enerji tüketimini azaltmak ve izlemek üzere kavramsal ürünlerden oluşan bir seri tasarlamış. Geliştirilen bu ürünler, Space10’de düzenlenecek bir sergi ile Ikea ürünlerinin yanında sergilenecek.
Geliştirilen ürünlerden bazıları şöyle:
“The Heat Harvest” (Isı Hasat) cihazı, ısı üreten ev aletleri ve elektronik ürünlerden çıkan ısıdan enerji dönüşümüyle faydalanmayı hedefliyor. Mesela, bu fazla enerji ile telefon ve benzeri ekipmanları şarj etmek mümkün olacak.
Duvara asılan “smART” ise rengini kaybederek, ev sahiplerine su ve elektrik kullanımları konusunda uyarıda bulunuyor. “The Cloud Burst” (Bulut Patlaması) isimli musluk, akan suyu takip edecek ve ev sahiplerine duşta yeteri kadar zaman geçirdiklerini kırmızıya dönüşerek hatırlatacak.
“Vayü” pencere aparatı, dışarıdaki hava kirliliği derecesine bağlı olarak evdeki pencereleri açıp kapatabiliyor. Böylece evler havanın en temiz olduğu saatlerde otomatik olarak havalandırılmış oluyor.
İlk dalga tasarımlar arasında bulunan, bir akıllı telefon uygulaması ile birlikte çalışan sandalye, hareket izleme özelliğine sahip ve oturarak çalışan insanların belli aralıklarda hareket etmelerini sağlayacak şekilde zamanla yükselip alçalıyor.
Space10’de, ürün prototiplerini sergilemenin yanında, bir de bar bulunuyor. Bu barın amacı; yiyecek tüketimine ve üretimine el atmak. Yiyecek tasarımcısı Bo Lindegard ile gerçekleştirilen projede ziyaretçiler kendi diyetlerine uygun atıştırmalık barları üretebilecekler.
1.000 metrekarelik alana kurulu Space10, Ikea çalışanlarının da ilham almak, yeni perspektifler edinmek ve yeni yetenekler keşfetmek için ziyaret edebileceği bir mekan olarak düşünülmüş. Ikea mobilyaları Fransen tarafından başka amaçlara hizmet eder hale getirilmiş. Örneğin, merkezdeki bulut şeklindeki koltuk, İkea’nın şişirilebilir toplarının örtülerle kaplanmasıyla hazırlanmış. Merkezin, çalışanlar da düşünülerek oluşturulması; şirketin yenilikçi konumlamasının güçlenmesi ve inovasyona yaptığı yatırımların karşılığını alması konusunda sıradan çalışanları da işe dahil etme niyetini gösteriyor.
Görsel; space10