21. yüzyılda olmamıza rağmen hâlâ ırkçılıkla, cinsiyetçilikle ve diğer ayrımcılık türleriyle mücadele halindeyiz. Bu durumun en temel tetikleyicilerinden biri de görüntü. İnsanlar birbirlerini nasıl göründüklerine göre yargılıyor ve nasıl göründüklerine bağlı olarak tacize, ayrımcılığa ya da zorbalığa uğruyor. Katalonya İleri Mimari Enstitüsü öğrencileri Deniz Akyürek ve Sneha Vivek, hem kültürel kodlarla hem de bilinçdışı şartlanmalarla geldiğimiz bu duruma karşı gördüklerimizi tam anlamıyla parçalayan Bloom adlı bir aksesuar tasarlamış.
Bloom ile dış dünyaya dair normal deneyimin dışına çıkmak
Bloomun’un temel malzemeleri tıpkı kaleydoskopta olduğu gibi bir dizi aynadan oluşuyor. Başlığı takan kişi, bu aynalardaki yansımaların yarattığı efektle önyargıdan bağımsız bir dış dünya görüntüsüyle karşılaşıyor. Çünkü gördükleri daha önce gördüğü hiçbir şeye benzemiyor. Bloom, kullanıcının görüş açısındaki her şeyi parçalara ayırıyor ve bir nevi bir yapboza dönüştürüyor. Bu efekt, yalnızca iki kişilik yakın mesafe sohbetleri sırasında devreden çıkıyor. Kullanıcı, yakın mesafeden karşısındaki kişiyi gerçekte olduğu gibi görüyor.
Aynalı sistem, hareket sensörü tarafından etkinleştirilen bir motora bağlı. Aynalar kaleydoskop efekti oluşturmak için bir üçgen oluşturuyor. Birine yaklaştığınızda hareket sensörü, aynaları açan motoru tetikliyor ve kaleydoskop efekti devreden çıkıyor.
Görsel: Designboom