Amerika Birleşik Devletleri’nde ve her ne kadar konuşulmasa da dünya genelinde siyah bireylerin yaşadığı hayat her zaman daha zor. Eşitlik, adalet ve ırkçılık karşıtı gibi söylemler her renkten insanın söylediği ortak düşünce olsa da toplumun ve insanlığın algısı bireylerinki kadar kolay değişmiyor.
Amerika Birleşik Devletleri’nde polis şiddetine kurban olan Eric Garner, Michael Brown ve isimsiz bir çok siyah vatandaşın haberleri, bu topluluk için bardağı taşıran son damla oldu. Ülkenin farklı noktalarından insanlar tepkileri ortaya koymak için sokaklara çıktı, eylemler düzenledi. Popüler kültürün simaları ve her sektörden ünlü isimler de Ferguson olayları olarak anılan bu hareketin içinde yer aldı.
Amerikan Sivil Savaşından sonra siyah bireyler köle olarak kullanılmaktan çıkıp özgür birer birey olarak yaşamaya hak kazandı. Bu tarihten sonra ise Martin Luther King’in siyasi duruşu ikinci basamak olarak görülebilir. Fakat yine de bu cümleler arasında insanı rahatsız eden kelimeler oluyor. Hak kazanmak, kölelik, özgür olmak için savaşmak gibi insanlığın belirlediği medeniyet seviyesinden çok uzakta kelimeler bunlar.
Günümüzde de konuşulmasa da kabul edilmese de devam eden ırkçılığa yönelik tepki gösteren insanlar sadece tek bir renge ait değil. Belki de sadece bu insanların bir arpa boyu daha ileriye gidebildiğini göstermektedir.
Künye:
Yönetmen: Jared Rosenthal ve Luca Repola
Sinematografi: Rahul Sharma
Yapımcı: Jared Rosenthal ve itsbongoboy
Düzenleme: Luca Repola ve Jared Rosenthal
İlave Görüntü: Luca Silveira
Müzik: “Lindisfarne” – Moses Sumney
Özgün Sesler: Xander Rodzinski
Teşekkürler: Rachel Lightner ve Moses Sumney
Görsel; Vimeo