Türkiye’de de gelişmekte ve serpilmekte olan girişimcilik ekosistemi içinde girişimcileri, yatırımcıları ve kendini bu dünyaya ait hisseden herkesi bir araya getiren etkinliklerin sayısının artması ve daha fazla bağlantı kurulabilmesi bu dünyanın gelişmesi için kilit öneme sahip. Ancak bu etkinliklerin de bir ticarethane mantığından uzaklaşarak ortaklaşa ve el birliğiyle değer yaratması çok daha güçlü ve kıymetli bir etken.
Yeni nesil girişimcilik konferansı Crowd Up da bu mekanikler üzerine kurulu ücretsiz bir oluşum. İlki 16 Nisan’da İTÜ Ayazağa Kampüsü’nde düzenlendi ve 750 kişi katıldı. İnternet üzerinden 5000 kişiye ulaşan etkinlikte 20 girişim kendini tanıtma imkanı buldu. Buna ek olarak girişimcilik ekosistemi içinde yer alan melek yatırımcılar, mentorlar ve akademisyenler de katılarak her yaştan yaratıcı bireyin ilham alabileceği bir etkinlik ortaya çıktı.
Garaj, Be Union, İTÜ Çekirdek ve Kolektif House‘un organizatörlüğünde gerçeğe dönüşen Crowd Up, Ahmet Utku Yavuz ve Murat Karademir’in giriş konuşmasıyla başladı. Birlik olmanın, birlikte değer yaratmanın ve topluluk olmanın gücünden bahseden ikili, gönüllülük esasıyla nasıl değer yarattılabileceğini de Crowd Up ile ispatlamış oldu.
Doç Dr. Deniz Tunçalp’in açılış konuşmasında girişimcilik ekosisteminin tabandan yetişmesi ve her bireyin katkısıyla büyümesi gerektiğine inandığını söyledi. Startup gibi yabancı kavramların dile uyum sağlayarak yerelleştirilmesi gerektiğini de savunan Tunçalp, teknoloji geliştiren bir ülke olmadığımız için bu kavramları da dışarıdan aldığımızı belirtti. Startup yerine Filiz Girişim kavramını salonla paylaştıktan sonra İTÜ Çekirdek gibi kuluçka merkezleri içinde yer almanın yine bilikten kuvvetten doğurduğuna değindi.
Girişimcilik vizyonunun ve dinamiklerinin kapalı kapılar ardında gelişmediğini gözlemleriyle aktardıktan sonra ise “Fikrim çalınır mı?” endişesinin girişimcilerin düşünmesi gereken son soru olduğunu da belirtti. Çünkü girişimleri başarılı yapan formülde fikrin yanı sıra strateji ve gerçekleştirme azmi de eşit oranda yer alıyor.
Deniz Tunçalp’in oturumundan sonra MEF Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erhan Erkut‘un moderatörlüğünde, Monument‘un kurucusu Ercan Erciyes, Marketinf‘in kurucusu Demircan Çelebi, Insider‘ın eş-kurucusu Hande Çilingir ve Mentor Network Turkey ile Project House‘un eş-kurucusu Mehmet Onarcan bir araya geldi. Girişimcilik yaşamının kendileri ve yaşamları üzerinde yarattığı değişimden ve düşünce yapısından bahseden panelistlerin hemfikir olduğu noktalar arasında; merak duygusu, insanların hayatında fark yaratma isteği, akademik yaşamdan çok tecrübelerin değer yaratması yer alıyor.
İkinci panelde ise yatırımcıların dünyasına geçerek onların tecrübeleri üzerine konuşuldu. Girişimcilik dünyasında yatırımcı ve risk sermayedarı olarka rol alan Fırat İleri, Emrah Yalaz, Ömer Erkmen, Dilek Dayınlarlı 2. panelde girişimcilerin uzmanlarla değil birbiriyle iletişim kurduğunda daha fazla tecrübe kazandığını, küresel pazara açılmayı girişimlerin ilk dakikadan itibaren planlaması gerektiği, yerel ve küresel arasında tercihlerde kanalları kapamamak gerektiği ve yetenek ile şansı başarının yanında konumlandırmanın önemine değendiler. İşini iyi ve başarılı yapan insanların ise fark edilmeden yok olmadığını aksine bu insanların doğal olarak keşfedildiği gerçeği de panelistlerin hemfikir olduğu nokta olarak öne çıktı.
Öğleden sonra ise, gün boyunca kendini tanıtan girişimler arasında en çok oy alan 10 isim kendilerini konferans salonunda tüm katılımcılara tanıtma imkanı buldu. Ayrı bir yazıda ele alacağımız bu 10 isim ise şu şekilde sıralanıyor: Hand2heart, Evbana, Otsimo, Secelektrik, Clapper, Socialfamous, Gamelooper, Viralking, Makasla, Kuryele.
İnsanların etkileşim kurabileceği, üstüne birşeyler inşa edebilecekleri bir platform kurmak ümidiyle başladık….
Posted by Letscrowdup on Sunday, 17 April 2016
Görsel; Crowd Up