Eylül 2014’de geliştirilip tanıtılmaya başlayan Lopifit, koşu bandının dinamik yapısını bisikletle birleştiren bir tasarıma sahip. Koşu bandı üzerinde “yürüyoruz, yürüyoruz, bir yere varmıyoruz” düşüncesini tersine dönüştüren ve yürüdükçe daha hızlı giden Lopifit, alıştığımız bisiklet görüntüsünün çok dışında.
Ön takım ve iki tekerlek dışında bisikletle büyük bir benzerliği bulunmuyor. Çünkü bisiklet tasarımının kemikleşmiş görüntüsü içindeki sele ve kadro parçaları yerine bir koşu bandı bulunuyor. Bir elektrikli bisiklet olan Lopifit üzerinde adım attıkça ihtiyacı olan tetikleyici enerjiye sahip oluyor ve hareket etmeye başlıyor. Ulaşacağınız yere kadar ise bisiklet üzerinde yürüyerek yolculuk etmeye devam ediyorsunuz.
Sağ frenler tekerlekleri ve motoru durdururken sol fren ise koşu bandını durduruyor. Farklı coğrafi koşullardaki kullanımı ise alternatif sonuçlar doğuruyor. Dağ, tepe gibi yokuşlu yollardan çıkarken Lopifit üzerinde koşmamız, inerken de sık sık fren yapmamız gerekiyor. Dubai ve Baltık Denizi ülkelerinde kullanılan ürün değirmen ve koşu bandı gibi döngüsel sistemleri bisiklet gibi genelsel bir modele entegre etmesiyle yenilikçi bir fikir sunuyor. Gerçek hayatta tam anlamıyla kullanılabilirliği ise tartışmaya biraz açık.
Görsel: YouTube