İngiliz artist Jane Perkins, ”Plastic Classics” olarak adlandırdığı serisinde alışılmışın dışında bir yöntem uygulamış. Etraftan bulduğu lego parçaları, düğmeler, deniz kabukları, plastik oyuncaklar vb. gibi aklınıza gelebilecek milyonlarca parçayı biraraya getirip harika eserler ortaya çıkarmış. Hem de kullandığı parçaları asla boyamadan, kendi orjinal renklerinde bırakarak. İlham kaynağı ise hepimizin hayran olduğu, en ünlü tablolar ve görür görmez hatırlayacağımız, aşina olduğumuz yüzler.
Sanatçı, eserlerinin yeterince iyi algılanabilmesi için sanat severlere iki önemli ipucu veriyor. Birincisi, eseri uzaktan bir bütün olarak seyredip, ortaya çıkan kompozisyonu görebilmek ve ikincisi ise, esere mümkün olduğu kadar yakından bakıp, kullanılan malzemelerle tüm detaylara hakim olabilmek.
Ayrıca Perkins’in, Van Gogh’un, ”SunFlowers” isimli meşhur tablosunda da yaptığı gibi, her eserini, bu kez bir öncekinden tamamen farklı malzemeler kullanarak yeniden yapmak gibi bir hobisi de bulunmakta.