Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
Bekar Anneler Derneği “Bekar Anneler Vardır” Diyor

Bekar Anneler Derneği “Bekar Anneler Vardır” Diyor

Bekar anneler maalesef hala birçok toplumun görmezden geldiği bir topluluk. Bu yıl İstanbul’da kurulan Bekar Anneler Derneği bu önemli topluluğun sosyal ve finansal ihtiyaçlarının yanı sıra bekar annelerin toplumsal yerini gözetmek için çalışıyor.

İnsanın içini kıyan Hollywood dramalarındaki bekar anne figürünü bilirsiniz. Çocuğunun babası ortadan kaybolan ya da baba olmak istemediğine karar veren kadın kahramanımız, günde 2 vardiya çalışır ve bir yandan da her geçen gün artan toplumsal baskılara göğüs gererek çocuğuna iyi bir hayat sağlamaya çalışır. Kabul! Bekar annelik belki de dünyanın en çok özveri isteyen sıfatlarından biri olsa da, bekar anneliğe yüklenen toplumsal algı, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla pozitif tarafa doğru evriliyor.

İşte İstanbul’da kurulan Bekar Anneler Derneği, bu amaca hizmet etmenin yanı sıra bekar anneleri her alanda güçlendirmek için çalışıyor.

Dernek, Temsil ve Görünürlük Sorunlarıyla Mücadele Ediyor

Güncel verilere göre Türkiye’de 3,5 milyon bekar anne ve onların yetiştirdiği 7 milyondan fazla çocuk bulunuyor. Sadece bu rakam bile, toplumun bazı kesimlerince ‘yok sayılan’ bu grubun aslında ne kadar kalabalık olduğunu gözler önüne seriyor. Ve söz konusu bu grubun güvenliği, sosyal hakları ve finansal güvencesizliği olduğunda mevcut politikalar maalesef oldukça yetersiz kalıyor. 

2022 yılından bu yana bir topluluk olarak faaliyetlerini sürdüren Bekar Anneler Derneği, işte tam da bu görmezden gelinen sorunları odağına alarak 21 Mart 2024 tarihinden itibaren çalışmalarını bir dernek olarak devam ettiriyor. Özellikle 6 Şubat depremlerinden sonra daha da yalnızlaşan ve ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan afet bölgesindeki bekar anneleri desteklemekle hızlanan çalışmalar, bugün artık Türkiye’nin her yerindeki bekar annelere uzanmaya gayret ediyor. Bekar anneleri desteklerken, aynı zamanda çocukların üstün yararına odaklanan dernek geçtiğimiz günlerde “Bekar Annelerin Varolma Sanatı” isimli ilk konferansını Bahçeşehir Üniversitesi’nde gerçekleştirdi.

ABD’de Single Moms Society isminde bir örneği de olan dernek, “Bir çocuğu büyütmek için bir köy gerekir” Afrika atasözündeki gibi topluluk olmanın önemine de vurgu yapıyor.

Kendi alanlarında birçok ilham veren bekar annenin konuşmacı olarak katıldığı bu etkinliğin konuşmacılarından biri de, 4 senedir Berbat Bir Anne podcasti ile toplumsal annelik klişelerine meydan okuyan Merve Özcan. Podcastin yanı sıra aslında tüm ebeveynleri ilgilendiren bir de tek kişilik gösteri sahneleyen Özcan, kendi bekar annelik deneyimini şöyle anlatıyor:

Selam Merve! Seni tanıyanlar zaten bilirler ve sana “Bekar annelerin sorunları nedir?” gibi sorular sormak pek de uygun olmaz. Zaten bunları az çok hepimiz biliyoruz. O yüzden soruyu tersten soracağım: Nedir tek ebeveyn olarak çocuk büyütmenin avantajları?

Merve: Bir kere eğer boşanmadan önce yeterince olgunlaşmış biri değilsen, boşanıp bekar anne olmak seni ciddi şekilde olgunlaştırıyor. Yani karar alma yeteneğin, mental olgunluğun ve muhakeme kabiliyetin epey bir artıyor. Bunu bekar anne olmanın bir artısı olarak sayabilirim. Diğeri ise bizim kültürde, babalar ne kadar modern de olsa eşlerinden hep bir annelik bekliyorlar (Elbette istisnaları dışarıda tutuyorum. Tüm babaları karşıma almak istemem:)) Bu yüzden bekar anne olduğunda artık yalnızca çocuğunun annesi, bir de tabi kendi içindeki -uzundur ihmal ettiğin- çocuğun annesi oluyorsun ki bence bu çok tatlı bir şey!
Ama günün sonunda, baba ne derece ilgili olursa olsun, bekar bir anne olarak çocuğun üzerinde sınırsız bir emek ve sorumluluk yükün oluyor ve bir bakıma onun ne derece “iyi ve erdemli” bir insan olacağında çok büyük pay sahibi oluyorsun.

 

Güney: Podcastten sonra bekar annelerle iletişimin nasıl bir yöne evrildi? Kendini anneler arasında bir kanaat önderi gibi hissediyor musun? Ya da bu işin bi misyonu var mıydı senin için?

Merve: Aslında ben bu podcaste bekar anneler özelinde başlamadım. Tüm anneleri kapsayan bir iş bu. Ama tabii dinleyenler benim bir bekar anne olduğumu fark edince değişik bir iletişim de gelişmedi değil. Mesela benim DM kutum boşanmayı düşünen / cesaret edemeyen ya da yeni boşanıp yeni hayatına alışmaya çalışan annelerin mesajlarıyla dolu! Bir nevi Güzin Abla posta kutusu gibi. Hatta geçenlerde bir dinleyicim bana mesaj atıp benimle boşanma hakkında telefonla konuşmak istediğini söyledi. Bir saate yakın konuştuk boşanma dinamikleri hakkında. Örneğin finansal güvence konusunda büyük aydınlanmalar yaşadı konuşmamız sonrasında.

Özetle bana ulaşan herkese kafadan “Boşan, boşan ben arkandayım” demiyorum yani 🙂 Sürdürülebilir bir evliliğin problemlerinin çözülüp ebeveynlik yükünün eşit paylaşılmasını da gayet destekliyorum çünkü. Böyle konuşmalar da çok geçiyor zaten dinleyicilerle aramızda.

Güney: Bekar anneler için bir “köy”e sahip olmak daha da önemli gibi. Peki senin köyün neye benziyor? Biraz bahseder misin?

Merve: Zaten ben boşanma aşamasında bana böyle bir köy gerektiğinin farkındaydım. Çünkü 1 yaşında bir bebekle hayatımı ne kadar kompakt ve pratik hale getirirsem o kadar kardı. Halkı ile sosyo ekonomik ve sosyo kültürel olarak benzeştiğimiz, sosyal etkinliklere yakın olan, nispeten güvenli ve keyifli bir yer olduğu için de Moda’ya taşınmayı tercih ettim o dönemde. İyi ki öyle yapmışım çünkü bu sayede çocuğumu kursa, okula ya da arkadaşlarına götürmek için İstanbul trafiğiyle cebelleşmem gerekmiyor. Bir de üstüne, buradaki diğer ebeveynlerle yakın temasta olduğumuz için bize şahane de bir co-parenting alanı açılıyor. Yani örneğin kızımı okuldan almaya yetişemeyeceksem, çocuğu aynı okula giden anne arkadaşımdan rica edebiliyorum. Ya da ben akşam bir konsere falan gideceksem yine köydeki arkadaşlarla paslaşabiliyoruz.

Bazen köyümle tatlı tatlı dalga geçsem de,  babanın tam zamanlı olarak içinde olmadığı bu denklemde bu kompakt köye sahip olmasaydım, bir bekar anne olarak hayatımın çok daha zor olacağını da biliyorum.

 

Görsel: Pexels