E segmenti sanırım Alman premium markalar için en prestijli segment. 1980’li yıllardan beri bu markaların bayrağını en iyi taşıyan modeller hep bu segment modelleri oldu. BMW 5 Serisi, Mercedes-Benz E Class (E sınıfı), premium lige sonra çıkmış olsa da Audi A6… Bir üst segment kadar ulaşılması zor olmadıkları için sokaklarda bol bol gördüğümüz, bir alt segmente göre de hep daha bir etkileyici görünen büyük kasaları ile bu sınıf, Türkiye’de KOBİ olsun, büyük şirketlerler olsun, iş hayatının da en önemli “makam aracı” oldu hep.
BMW 5 Serisi, yenilenen kasasıyla (kod adı G30) karşımızda. Hedef kitlesini (iş adamları) marka ruhuyla (sportiflik) başarıyla birleştiren reklam kampanyasının adının “Business Athlete” olmasına şaşırmamak lazım.
Teknik Bilgi Özeti
Araçta boyutlar büyümüş, bunun sonucu olarak iç hacim, tavan yüksekliği, diz mesafesi artmış. Bagaj hacmi de sınıf standardı kabul edilebilecek şekilde 530 litre. Buna rağmen BMW EfficientLightweight mühendislik ve tasarımı sayesinde araç ağırlığı önceki gövdeye göre 100 kilogram daha hafif. 4.935 milimetre uzunluğundaki Yeni BMW 5 Serisi Sedan sınıfında en düşük rüzgar direnç katsayısına (Cd = 0,22) da sahip.
Tasarım
BMW 2015’te tanıttığı yeni 7 Serisi’nde de yaptığı gibi 5 Serisi’ni de eskisine göre daha dinamik ve atletik bir görünüme bürümeyi tercih etmiş. Araç dışardan 3 Serisi’nin büyütülmüş ve yenilenmiş bir versiyonu gibi görünüyor. Bu tip tanıdık yenilemeler artık büyük markalarda çok alıştığımız bir yöntem. Kimisi hiç mutlu olmuyor, kimisi çok doğru bir hareket olarak görüyor. Bundan yaklaşık 30 yıl öncesine baktığımızda, aslında BMW modellerinin yine birbirlerine benzediğini görünce aslında bunun markanın tutarlı bir tasarım çizgisi olduğunu daha iyi anlıyor insan.
1980’lerden BMW 3, 5 ve 7 Serisi bir arada.
Araç içi Bilgi-Eğlence ve Kontrol Sistemi
Artık buna bilgi-eğlence demek de doğru değil. Eskiden sadece radyo-teyp dediğimiz şey artık aracın göstergeleri ile birleşti ve bir işletim sistemine dönüştü. Bilgi-eğlence işin sadece ses, video, navigasyon, havalandırma kısımlarını kapsıyor gibi geliyor kulağa. BMW araç içi işletim sistemi ve kullanıcı deneyiminde bir süredir en çok beğendiğim marka. Hem arayüzler, hem de kumanda elemanları son derece kullanışlı ve şık. Zaten testlere genellikle telefonumu araca bu sistem üzerinden tanıtarak başladığım için her otomobilde ilk olarak tanıştığım şey de işletim sisteminin arayüzü oluyor. Yeni 5 Serisi’nde araç içinde kendinizi son derece yeni ve inovatif ama bir o kadar da tanıdık ve kullanımı kolay bir arayüz içinde buluyorsunuz.
5 Serisi’nin işletim sistemini iDrive kumandasından, ekrana dokunarak, el ve parmak hareketleriyle ya da sesle kontrol edebilirsiniz. Araç içinde her sürücü tüm arabirimleri eşit oranda kullanmayacaktır. Kimi ekrana dokunarak, kimi iDrive kumanda düğmesini kullanarak sistemi kontrol etmeyi daha kolay bulacak. Burada önemli olan, sezgisel şekilde size uyan herhangi bir hareket ya da dokunuşla aracı kontrol edebilmek. BMW bu işi kesinlikle iyi başarıyor. 5 Serisi’nde BMW’nin head-up display yani önemli bilgileri ön cam üzerinde sanki yol üzerindeymiş gibi ileri bir noktaya odaklı olarak yansıtan renkli ekranı da büyümüş.
Sürüş
BMW tüm premium markalar içinde belki de sürüş keyfine ve dinamiğine en fazla odaklanan marka. Bunu Yeni 5 Serisi’nde de görmek mümkün. 100kg hafifleyen, çok daha dinamik şasi elemanlarına sahip yeni kasayı kullanmak gerçekten büyük keyif. Ben kişisel olarak büyük kasalı otomobilleri kullanmaktan çok keyif almam, deyim yerindeyse biraz teknedeymişim de onu kontrol ediyormuşum gibi bir his uyanır bu araçların direksiyonundayken içimde. Geniş iç hacim ve tartışılmaz konfora rağmen büyük kasalı bir araçtansa daha ufak ve kompakt otomobillerde kendimi daha kontrol bendeymiş gibi hissediyorum. BMW 5 Serisi’nde şaşırtıcı şekilde büyük bir otomobili kullanıyor hissine kapılmadım. Bunun bir nedeni, boyutu büyüyen aracın dinamik tasarımı sayesinde çok da iri görünmemesinde yatıyor olabilir, ancak asıl neden, Yeni 5 Serisi’nin çok başarılı sürüş dinamiklerinde yatıyor. Aracı bir alt segmentte, örneğin bir 3 Serisi’ni kullanıyor gibi sürebiliyorsunuz ve bu boyutun getirdiği konforla birleşince bu otomobilin neden Business Athlete olduğu daha iyi anlaşılıyor.
Yeni BMW 5 Serisinin fiyatı 86.000 Euro’dan başlayacak. Şimdilik Borusan Otomotiv yetkili satıcılarında 2 motor seçeneği satışta:
BMW 520d (2,0 litre dört silindirli dizel motor, 190 bg, 0’dan 100 km/sa hıza erişim 7,7 sn, ECE yakıt tüketimi 4,2 l/100 km, CO2 109 g/km.)
BMW 530i (2,0 litre dört silindirli benzinli motor, 252 bg, 0’dan 100 km/sa hıza erişim 6,2 sn, ECE yakıt tüketimi 5,5 l/100 km, CO2 126 g/km.)
Bu motor seçenekleri Sport, Prestige, Luxury donanım paketleri ile satın alınabiliyor.
Basın toplantısında BMW MINI Genel Müdürü Ayhan Ölçer’in söylediğine göre BMW’nin tüm dünyada en çok satan modeliymiş 5 Serisi. Türkiye’de de kendi segmentinde pazar lideri olan model yeni kasasıyla bu liderliği sürdürmek için gerekli olan tüm özellikleri bir arada sunuyor.
BMW MINI Genel Müdürü Ayhan Ölçer
Fotolar: BMW, Borusan Otomotiv, Bigumigu