Artırılmış gerçeklik gözlükleri hep bir parça yalnızlığı çağrıştırıyor bende. O an yalnızca gözlüğü takan kişinin yaşayabildiği bir deneyim olmasından kaynaklı olsa gerek. PMS sergisi, Artopia uygulaması ve Google’ın Tango ile müzeler için geliştirdiği katman gibi donanım olarak yalnızca akıllı telefon gerektiren ve çevrenizden soyutlamayan artırılmış gerçeklik deneyimleri biraz daha cezbedici gelmiştir bana her zaman. Bir de gözlükler söz konusu olunca elektronik bir cihazın uzun süreler boyunca kafamızda durması ne derece sağlıklıdır bu da hep aklıma takılmıştır açıkçası. Lumen ise yepyeni bir artırılmış gerçeklik deneyimi sunarak gözlüklere alternatif olmayı hedefliyor.

Projeksiyon haritalama teknolojisi ve görüntülerle etkileşim

Acil durumlarda kullanılan bir el feneri gibi görünen Lumen, nesneleri algılayabilen bir artırılmış gerçeklik el projektörü. Tasarımcısı Arvind Sanjeev’in internet sitesinde; makine öğrenme, karışık gerçeklik ve projeksiyon haritalama teknolojisiyle donatılmış bir hikaye anlatım platformu olarak tanımlanıyor. Projeksiyonla haritalama teknolojisine sahip olması sayesinde nesnelerin duruş açısını da algılayıp onların yüzeyine uyumlu animasyonlar oynatabiliyor. Bir başka avantajı da yansıtılan görüntülere dokunarak etkileşim kurulabilme imkanı sunması. Nesnelerin ne olduğunu tespit etmesinin ardından onların üzerine etkileşime girebileceğiniz görüntüler yansıtıyor. Tüm bunları; kamera, derinlik sensörü, projektör ve yapay zeka ile donatılmış olması sayesinde yapabiliyor.

Daha sosyal bir artırılmış gerçeklik deneyimi

Lumen artırılmış gerçeklik gözlüklerine rakip olarak yaratılmış bir cihaz ve yine önemli bir avantajı var. Olan biteni etrafınızdan izole olmuş şekilde değil etrafınızdaki insanlarla birlikte deneyimleyebiliyorsunuz. Başka bir deyişle kolektif bir şekilde yapmayı hayal ettiğiniz pek çok şey için yeni kapılar açıyor. Eğitimden tutun da eğlence sektörüne kadar neleri değiştirebileceğini siz hayal edin.

Görsel: Arvind Sanjeev