Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
“Yüce Sezar!”ın Pazarlama Hatası

“Yüce Sezar!”ın Pazarlama Hatası

Coen Kardeşler'in yeni filminin gişedeki görece başarısızlığı, pazarlama stratejilerinde bir hataya işaret ediyor olabilir.

Coen Kardeşler’in yeni filmi Yüce Sezar! (Hail, Caesar!) 5 Şubat Cuma günü Amerika’da vizyona girdi ve ilk hafta yaptığı 11.4 milyon dolarlık gişe hasılatı başarısız addediliyor. İlk haftasındaki 41.2 milyon dolara o hafta 21 milyon dolar daha ekleyen Kung Fu Panda 3‘ün ardından ikinci sırada kalan film, Coen Kardeşler’in 1500’den fazla salonda gösterilen filmleri arasında bugüne kadarki en kötü açılış rakamlarına sahip. George Clooney, Josh Brolin, Ralph Fiennes, Jonah Hill, Scarlett Johansson, Frances McDormand, Tilda Swinton ve Channing Tatum gibi yıldızları bir araya getiren Yüce Sezar! gişede neden istediği açılışı yapamadı? Bunun birkaç nedeni olabilir.

1. Filmin Superbowl haftasında vizyona girmesi

Super Bowl’un bir Amerikan futbolu maçından çok daha fazlası olduğundan bahsetmiştik. Amerika’nın o hafta sonu tek bir gündemi var ve bu gündem, vizyona yeni giren filmleri kapsamıyor. Yine de bu tercihin her zaman gişede başarısızlık anlamına geleceğini söyleyemeyiz. Stephanie Merry bu konuyu incelediği yazısında gişe sayılarının Super Bowl’dan her zaman bu kadar etkilenmediğini hatırlatıyor. Geçtiğimiz yıl Super Bowl sırasında üçüncü haftasına giren Keskin Nişancı (American Sniper), o hafta 32 milyon dolarlık gişe yapmıştı. Ancak şu etkeni unutmamak lazım ki Keskin Nişancı, 6 dalda Oscar adaylığı olan bir filmdi. Bu da bizi ikinci nedenimize götürüyor.

2. Filmin Oscar sezonundan sonra çıkması

Geçtiğimiz pazar gününe kadar çevrenizdeki insanların ağırlıklı olarak hangi filmleri tercih ettiğine dikkat ettiniz mi? En azından benim etrafımda “Spotlight‘ı izlemem lazım, daha The Big Short duruyor” gibi cümleler çok yaygındı. Yeni yılın başından tören gerçekleşene kadar Oscar’a aday olan filmlerin daha ağırlıklı olarak tercih edildiği bir gerçek. Ayrıca Yüce Sezar!‘ın Oscar döneminden hemen sonra çıkması, bir şeylerden kaçıyormuş izlenimi uyandırmış olabilir. Üstelik Oscar’da adını duyuran filmler, sonradan yapımcılarını gişede de mutlu ediyor. Yine bir Coen Kardeşler filmi olan İhtiyarlara Yer Yok‘un (No Country For Old Men) gişe hasılatı, 2007’nin kasım ayında 1.2 milyon dolarlık bir açılışın ardından 2008 Akademi Ödülleri’nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen dahil 4 dalda ödül kazanınca 74.2 milyona çıkmıştı. İhtiyarlara Yer Yok halen İz Peşinde‘nin (True Grit) ardından en fazla gişe yapan Coen Kardeşler filmi.

3. Filmin CinemaScore puanının C- olması

Filmin ticari başarısızlığı üzerine yapılan yorumlardan bir diğeri, eleştirmenlerle izleyicilerde farklı karşılıklar bulması üzerine yoğunlaşıyor. İnternette veya dergilerde okuyacağınız eleştirilerin çoğu olumlu, eleştirmenler filmi beğenmiş görünüyor. Avrupa prömiyerini yaptığı Berlin Film Festivali’nin basın gösteriminde de kahkahalarla izlendi, sonunda dakikalarca alkışlandı. İzleyiciler ise filmi pek beğenmemiş gibi görünüyor. Bunun belki de en büyük göstergesi, CinemaScore puanının C- olması. 1978’den beri filmlerin açılış gecelerinde izleyicilere anket yaparak demografik bilgiler toplayıp filmleri notlandıran CinemaScore’un verdiği bu not, bu yıl 5 Razzie Ödülü (basitçe “En Kötü Oscar’ları” olarak açıklayabiliriz) alan Fifty Shades of Grey‘den bile (C+) düşük.

4. Filmin Yanıltıcı Fragmanı

Alisha Grauso’nun yazısında değindiği nokta, izleyici tepkisini açıklamaya en yakın olanı. Filmin fragmanı, sanki bütün bu yıldızların bir arada olduğu bir hikâye izliyormuşuz hissi veriyor, ya da en azından kaçırılan George Clooney’yi kurtarmak için geri kalan herkes birlikte çalışacakmış gibi görünüyor. Ancak gerçekte bütün yıldızların bir arada olduğu hiçbir sahne yok, hatta çoğu George Clooney’nin kaçırıldığından haberdar değil. Josh Brolin’in karakteriyle birbirine bağlanan farklı hikâyeler izlediğimizi söyleyebiliriz. Bunda elbette hiçbir sakınca yok, bence ortada çok eğlenceli ve akıllıca çekilmiş bir film var, ama seyircilerin bazı beklentilerini karşılamıyor olabilir. Nitekim bu beklentinin olası olumsuz sonuçlarının farkında olan Louis C.K., yeni projesi Horace and Pete‘i hiçbir tanıtım yapmadan sunmuştu.

Günümüzde kulaktan kulağa aktarılarak büyüyen ve gişe başarısını artıran filmler var. Geçen yıl 6 salonda 135.000 dolarlık bir açılış yaptıktan sonra sadece Amerika’da 13 milyonluk hasılata ulaşan Whiplash‘i hatırlayalım. Sadece 3 milyon dolara mal olduğu göz önünde bulundurulursa büyük başarı. Coen Kardeşler’in filmi ise benzer bir şekilde fragmandan bazı beklentileri karşılamadığı için kulaktan kulağa aktarılarak düşen bir film haline gelebilir. Buna herkese hitap etmeyen (bana son derece hitap ettiğini de belirtmem gereken) kara mizahlarını da ekleyecek olursak zaten hiçbir filmi rekor kırması beklenmeyen Coen Kardeşler’in son filmi, gişedeki vasat performansını sürdürebilir.

Sonuçta Coen’ler klasik mizah anlayışının aksi yönünde hareket etmeyi seven bir ikili. Hollywood’u pek çok yönüyle tiye alan bir film yapmışken pazarlama biçimlerine de meydan okumaya çalışmış olabilirler. Belki de hata olduğunu düşündüğümüz bu pazarlama yöntemi, onların “bu sefer güldürmedi” klişesiyle karşılayacağımız şakalarından biridir.

Görsel; Hail, Caesar!