2024 yılı sosyal medya akımları ve bir anda her platformu ele geçiren viral içerikler açısından epey bereketli bir sene oldu. Gelin bu akımlara ve başımızı çevirdiğimiz her yerde karşımıza çıkan viral içeriklere Bigumigu perspektifi ile bir kez daha bakalım:

Yıla Damgasını Vuran Akım: Brat & Demure

2024 yılında hayatımıza giren akımlardan söz eder etmez akla gelen ilk örnek elbette Brat vs. Demure oldu. Özellikle yaz başında her yeri neon yeşile boyayan brat akımı, yeni neslin ikonlarından Charli XCX’in Brat albümünü yayınlaması ile başladı. Kendini özgürce ifade etmeyi, renkli / kaotik dışavurumları ve cesur bir moda anlayışını içeren bu akım tabii kısa süre sonra kendi antitezini de ortaya çıkardı. İşte ‘Demure’ akımı da tam da bu noktada, TikTok içerik üreticisi Jools Lebron’un paylaştığı videolarla atağa kalkmış oldu. Sadelik, iddiasızlık, farkındalık ve rafine zevkler gibi değerleri yücelten demure akımı, beklendiği üzere kısa süre içinde Brat vs Demure tartışmalarının baş kahramanı oluverdi.

@joolieannie

#fyp #demure

♬ original sound – Jools Lebron

Sosyal Medyada Samimiyetin Yükselişi: Deinfluencing

Kontrolsüzce verilen affiliate linkleri, aynı anda yüzlerce influencer tarafından ‘tarafsızca’ övülen ürünler ve online satış platformlarında ardı sıra patlayan sahte yorum skandalları derken, bu yıl influencer pazarlaması alanında dürüstlük ve şeffaflık temalarının yılı oldu. Kısa süre içinde global bir akıma dönüşen bu hareket yani ‘deinfluencing’, influencer pazarlamasının sahte normlarını yıkıp, ürünlere dair gerçek yorumlar yapmayı; kullanıcıları daha fazla farkındalık ile tüketmeye teşvik etmeyi, daha uygun fiyatlı muadil ürünlerden bahsetmeyi ve abartılı ifadelerden uzak durmayı hedefliyor. Kanadalı TikTok içerik üreticisi Michelle Skidelsky, Valeria Fride; Türkiye’den Anya Kurtini, Ekin Özel ve Yağmur Vardar gibi isimler bu akımın başarılı uygulayıcılarındı.

Ultra Gerçekçi Günlük Yaşam Vlogları

Yine deinfluencing akımının bir uzantısı olarak düşünebileceğimiz ultra gerçekçi günlük yaşam vlogları, geçtiğimiz dönemde hayli popüler olan kusursuz hayatlar paradigmasını bir güzel sarstı. Hayatın doğal akışında işlerin pek de sahte sosyal medya içeriklerindeki gibi gitmediğini hepimize hatırlatan ultra gerçekçi bu günlük vloglarda, kimi zaman içerik üreticilerinin depresyonla mücadelelerine, kimi zaman ebeveynlik bunalımlarımlarına; genelde de vücut imgeleriyle barışık hallerine tanıklık ettik.

‘İşe En Kötü Giysilerinle Git’ Akımı

Çin’in TikTok’u Douyin’den dünyaya yayılan ve Z kuşağının “Bu kadar berbat bir iş yerinde güzel görünmek için neden para ve zaman harcayayım ki?” içgörüsünden yola çıkan Gross Outfits At Work (İşyerinde berbat kıyafetler giy) akımı bu yönüyle bir başkaldırıdan farksızdı. Akımı başlatan ilk videonun hikayesi ise şöyle: Aşırı soğuk havaya rağmen işvereni tarafından ofise çağrılan ve bunun için de tuhaf görünse de bedenini soğuktan koruyan bir kombin yapan Kendou, söz konusu kıyafeti nedeniyle patronundan mobbing gördüğünü anlatıyor. Bundan sonrası ise, tahmin edebileceğiniz gibi kelimenin tam manasıyla çorap söküğü gibi geliyor. Tabii 752,000 defa beğenilen ve 1.4 milyonun üzerinde paylaşılan bu videonun, Çin sınırlarını aşması pek de uzun sürmüyor.

Sürdürülebilir Tüketim Trendi

Bu yıl sosyal medyada sivrilen akımlara şöyle bir baktığımızda, temaların genelde ‘Samimiyet’, ‘Sadeleşme’ ve ‘Farkındalık’ etrafında şekillendiğini görmek zor olmuyor. Öyle ki bu sene en çok tüketilen içerikler arasında minimalizm challengeları, DIY (Kendin Yap) içerikleri, yemek videoları, ileri dönüşüm reçeteleri ve kapsül gardrop tavsiyeleri gibi içerikler göze çarpıyor. Bunların yanı sıra influencerlardan kullanıcıya yönelen bu farkındalık aşılama hareketi, alışveriş yaparken etiket okumaktan tutun da, satışa sunulan bir ürünün doğaya ne gibi etkileri olabileceğine kadar pek çok bilgiyi de içeriyor.

Görsel: YouTube