Zero İstanbul, 9 yıl boyunca adeta yaşayan bir organizma olan İstanbul’u aktaran bir ajanda ya da kendi deyimiyle kent kültürü tutanağıydı. Geçtiğimiz yıl sonunda kapanan Zero İstanbul’un ardından, İstanbul’un hareketli hayatını bu derece kapsamlı bir şekilde anlatan bir kaynak bulmak pek de kolay olacakmış gibi durmuyor. Fakat projenin yaratıcı ekibi tarafından hazırlanan yeni bir platform da taze bir soluk katacak gibi görünüyor. Zero İstanbul’un çekirdek ekibinin kurduğu bağımsız medya platformu Year Zero, dergisinin ilk sayısıyla yayın hayatına başladı.
Year Zero’nun Hikayesi
Year Zero isminin hikayesi belki de bu yeni oluşumu anlamanın en kapsamlı yolu. Derginin genel yayın yönetmeni Büşra Erkara “Year Zero” kavramının tarihsel referansının 1975 yılında Kamboçya’da iktidarı ele geçiren rejimin, kendi kültürünü yaratabilmek için varolan kültürü tamamen silip atması ve bu işleme kültür üreticilerinden başlamasına dayandığından bahsetti. Year Zero isminin, etrafımızda ve dünyada yaşananları ve bu yaşananların önemini sorgulayan çekirdek kadro tarafından Zero İstanbul’un dönüşümünün hemen öncesinde ortaya çıktığını belirten Erkara, bu ismin, her yıl bir yıl öncekinden daha şiddetli bir olayın ya da değişimin yaşanması sonucu oluşan toplu bir bellek kaybına ve her yaşanan yeni olayla tarihin bir nevi sıfırlanmasına atıfta bulunduğunu söylüyor.
“Biz, 2019’da bu kavrama dönüp baktığımızda, özellikle internetin zaman kavramını değiştirmesiyle ve dünyanın gitgide daha sansasyonel ve popülist liderler seçmesinin etkisiyle, her yeni güne bir sıfır yılıymış gibi başladığımızı fark ettik. Dün ne yaşanmış olursa olsun hatırlamak çok zor.” diyen Erkara, son olarak Year Zero’nun, biraz da bu coğrafyaya ve yeni jenerasyona dair umularını ifade ettiğine değiniyor.” Zira etrafımıza baktığımızda şartlar ne olursa olsun her güne yeni bir gün olarak başlayıp üreten insanlar görüyoruz.” diyen Erkara ve çalışma arkadaşları, Year Zero ile hepimize kültür ve sanat sektörüne dair yeni bir umut vaat ediyor.
“Yeni nesile eşlik edeceğimiz yeni bir platform yaratmak istedik.”
Zero İstanbul projesini yöneten, Year Zero’nun ise kurucusu ve yaratıcı yönetmeni olan Barış Bilenser, İstanbul’un konumundan dolayı, tarihsel olarak her zaman çok büyük kültürel değişimlerin şehri olduğuna değiniyor. “Şu anda tekrar büyük bir değişimin eşiğindeyiz ve bu değişimi yeni gözlerle izleyip kaydetmemiz gerekiyor.” diyen Bilsener, “Yayıncılık dünyada ve Türkiye’de zor zamanlar geçirse de, yeni nesilde öylesine bir adanmışlık ve beraberlik ruhu hissettik ki, onlara eşlik edeceğimiz yeni bir platform yaratmak istedik.” diyerek sözlerine devam ediyor. Bu anlamda derginin ilk sayısının ilhamını, 2015 yılı sonrasında dengesini kaybeden kültür-sanat endüstrisinde çalışmaya ve yeni işler üretmeye devam eden genç ve yetenekli sanatçılardan aldığını söylemek yanlış olmaz.
Year Zero’nun tasarımında Berlinli tasarım ofisi Studio Yukiko imzası
Year Zero’yu her şeyden önce bir topluluk olarak gördüklerini ve derginin toplulukla paylaşılan ilk ürün olduğuna değinen genel yayın yönetmeni Büşra Erkara, üç ayda bir yayınlanacak derginin ikinci sayısıyla birlikte ileriki aylarda başka Year Zero platformları ve alanları da olacağının havadisini veriyor. Year Zero’nun logosu, basılı dergisi ve internet sitesi, Bilenser’in yaratıcı yönetimi ile Berlinli tasarım ofisi Studio Yukiko tarafından tasarlandı. Dergi Türkçe ve İngilizce olmak üzere iki dilde yayınlandı. Bu anlamda, derginin yalnızca Türkiye pazarına değil aynı zamanda Avrupa’ya da hitap edip etmediğini sorduğumuzda ise Erkara, oldukça kapsayıcı bir yanıt verdi.
“İçeriği ve görsel dünyamızı küresel bir çerçeve içinde değerlendirip oluşturuyoruz. Bölgesel ve sınırları çizilmiş “pazarlar” bizi çok heyecanlandırmıyor açıkçası.” diyen derginin sanat yönetmeni Berk Çakmakçı, yerel her şeyin küresel bir karşılığı da olduğuna inandıklarını belirtiyor ve şunları ekliyor “Year Zero olarak Türkiye’den ve dünyanın çeşitli yerlerinden fotoğrafçılar ile çalışıyoruz. Ortak kaygılar, benzer estetik yaklaşımlar ve keşfetme heyecanı bizi bir çok üreticiyle bir araya getiriyor ve hem derginin hem de markanın iskeletini oluşturuyor aslında.”.
Barış Bilenser’in kurucusu olduğu ve yaratıcı yönetmenliğini üstlendiği Year Zero’nun genel yayın yönetmenliğini Büşra Erkara ve sanat yönetmenliğini ise Berk Çakmakçı yapıyor. Derginin ilk sayısının fotoğrafları Piotr Niepsuj, Neven Allgeier, Ekin Özbiçer, Kıvılcım Güngörün ve Mert Abedan’in elinden çıkma. ZERO İstanbul’un genel yayın yönetmeni Pınar Üzeltüzenci ilk sayıya danışman editör olarak destek verirken ve yearzero.com’un da başına geçiyor. Markanın ve ilk sayının tanıtım videoları ise İtalyan ikili No Text Azienda tarafından çekildi.
Görsel: Year Zero