Turkcell Kurumsal Pazarlama Çözümleri Direktörü Neslihan Uçar, sunumuna “Yeterince mobil miyiz?” sorusuyla başladı.

Globalde ortalama akıllı telefon penetrasyonu %30’lar civarındayken Türkiye’nin %36.5 olmasının markalar için büyük fırsatlar yarattığından bahseden Uçarı’ın oturumunu aşağıdaki gibi özetleyebiliriz.

Gün geçtikçe mobilleşen dünyada artık tabletler ve telefonlar, bilgisayarlara gore 4 kat daha hızlı satılıyor. Ancak mecralarda harcanan zamanların ve bu alana yapılan yatırımlara baktığımızda mobilde geçirilen zaman, toplamın %20’sini oluştururken, bu alandaki reklam yatırımı sadece %4 oranında.

Genel kanı, mobil pazarlamanın yalnızca tüketiciye SMS göndermek olduğu yönünde olsa da , aslında GSM operatörleri vasıtasıyla tüketici ile alakalı birçok veriye ulaşabiliyoruz. Bu verileri yararlı bir şkeilde kullanabilmek ise işin kritik tarafını oluşturuyor.

Buna ragmen pazarlamacılar çoğu zaman bildikleri sularda yüzmenin daha güvenli olduğunu düşündüğü için mobil pazarlamanın yeni nimetlerine biraz temkinli yaklaşıyor ancak değişen teknolojiye ayak uydurmak özellikle “The Mobile Native” dediğimiz 1994 sonrasında doğan jenerasyonu yakalayabilmek için önemli.

Geleneksel yöntemler (TV, basılı mecra, açıkhava) artık daha çok marka bilinirliğini arttırmak için kullanılıyor. Oysa tüketiciyi satın almaya yönlendirmek için daha spesifik mobil mecraları da etkin bir şekilde kullanmak gerekiyor.

Peki yakın gelecekte karşımıza neler çıkacak?

• 4G
• 3D Printers
• Internet of things
• Giyilebilir teknoloji

Gelişen ve değişen mobil hayatta, nereye gidersek, ne yaparsak yapalım bir yerlerde iz bırakıyoruz. Bu bıraktığımız izlerin doğru bir şekilde sistematize edilmesi ve anlamlandırılması gerekiyor. Uzun zamandır pazarlamacıların dilindeki Big Data kavramı ise tamamen bu dataları doğru yorumlayabilmek ile alakalı.

Real Time Pazarlamaya baktığımızda ise önümüze dört temel adım çıkıyor;

• Müşterini bilmek
• Değer yaratmak
• Hareket etmek
• Sadakat yaratmak

Turkcell’in, gerçek zamanlı pazarlamaya nasıl olanak sağladığını, kullanıcının şarj durumunu, hafızasını ve bunun gibi detaylarını görebilen Seamless Targeting sistemiyle anlatan Uçar, Duracell’le birlikte gerçekleştirdikleri kampanyanın videosunu da paylaştı:

Lokasyon verisinin GSM operatörlerinin elindeki en büyük hazine olduğunu da göz önünde bulundurursak, doğru anda doğru kişiye, doğru iletişimi gerçekleştirebilmek de işin en önemli tarafı. Lokasyon bilgisinin pazarlamada nasıl kullanabileceği ile ilgili Evian’ın kampanyasını da aşağıda izleyebilirsiniz.