Yaratıcı bünyeler için günlük besin kaynağı
LEGO Nefret Söylemini Sürdüren Gazetelere Reklam Vermeyi Kesiyor

LEGO Nefret Söylemini Sürdüren Gazetelere Reklam Vermeyi Kesiyor

Stop Funding Hate isimli kampanyanın çağrılarına kulak veren LEGO, nefret söylemi ve ayrımcılığı körükleyen Daily Mail ile reklam anlaşmasını yenilemedi.

Nefret söylemi ve ayrımcılığı körükleyen, birilerini hedef gösteren yayıncılık anlayışıyla öne çıkan Daily Mail ve benzeri gazetelere karşı Ağustos ayından beri sosyal medyada bir kampanya var: Stop Funding Hate.

Kampanya, marka ve reklamverenleri aşırı sağ kökenli gazetelerle olan işbirliklerini yeniden düşünmeye çağırıyor. Kampanya yaratıcıları; mülteci krizi, Brexit, çocuk sığınmacılar gibi hassas konularda yapılan yanlı yayınlar ve yanıltıcı manşetlerin insanları aldattığını ve bölünmeye ittiğini söylerken reklamverenleri de bu gazetelere kazanç sağlamamaya davet ediyor.

Nefret söylemi derken kast edileni açmak gerekirse, Daily Mail her olayda mültecileri suçlayan tavrını günden güne artırırken Brexit kararında parlementonun da söz hakkı olması gerektiği kararını veren İngiliz hakimleri manşetten “halk düşmanı” olmakla suçlamış, eşcinsellikle itham etmişti.

Stop Funding Hate kampanyasının ikna ettiği ilk dev reklamveren LEGO oldu. Lego, geçtiğimiz günlerde Twitter üzerinde kampanya adresine cevap vererek Daily Mail ile olan reklam ilişkisini bitirdiğini duyurdu. Açıklama, İngiliz baba Bob Jones’un Lego’yu Daily Mail ile olan işbirliği yüzünden eleştirdiği mektubunun viral olarak yayılmasından bir hafta sonra geldi.


Lego adına Independent gazetesine konuşan Roar Rude Trangbaek, dünyanın dört yanındaki müşterilerinin ve özellikle çocukların kendileri hakkındaki fikirlerini ne kadar önemsediklerini anlatırken bu güvene layık olmak için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini de ekliyor.

Kampanyanın çağrı yaptığı diğer markalardan henüz ses yok ama kampanyayı destekleyen BBC sunucusu Gary Lineker’in de dediği gibi bu işler yavaş yavaş…


Daily Mail ve benzerlerinin nefret söylemi içeren yayıncılık anlayışı nihayet hak ettiğini bulacağa benziyor.

Darısı bizimkilerin başına diyelim mi?

Görsel: Facebook