Yalçın Pembecioğlu, eşi Aygül Pembecioğlu ile kurdukları Bigumigu’nun hikayesini ve kişisel deneyimlerini paylaştığı, hızına yetişemediğimiz bir sunum ile Future Eğitim Kampı’ndaydı.
Sıkça karşılaştığı “Reklamcı olmak, bu sektörde başarılı olmak için ne yapmalıyım?” sorusuna yanıt vererek sunumuna başlayan Pembecioğlu ilk olarak İngilizce bilmenin gelişmeleri sağlıklı ve hızlı bir şekilde takip edebilmek adına önemli olduğunu belirtti. “Bu işin okulunu okumadıysanız Reklamcılık Vakfı’nın yaz kamplarına katılabilirsiniz. ‘Meraklı’ ve karşılaştığınız bir şeyi nasıl daha iyi yapabileceğinizi kendinize soruyor olmanız gerekiyor.” Sosyal medya bazlı çalışmalar ile şu sıralar göz ardı edildiğine inandığı temel pazarlama bilgisi ise Pembecioğlu’na göre bu sektörde başarılı olabilmek için şart.
2005 yılında kişisel bir blog olarak kurulan Bigumigu bugün sektör çalışanlarının en sık ziyaret ettiği siteler arasında yer alıyor. Pembecioğlu’na göre bu başarı kurucu çiftin aldığı “Bigumigu asla satılmayacak, ve Bigumigu hiçbir zaman ana gelir kaynağımız olmayacak.” kararlarının bir sonucu; çünkü bu kararlar onlara amatör ruhlarını kaybetmeden profesyonel olarak çalışabilme ortamını sunmuş ve sitenin hep asıl amacı doğrultusunda içerik üretebilmesine imkan vermiş: “İçerik işi kendi kitlenizi belirlemek, o kitleye hitap etmek, ve ona sadık kalmak üzerine kurulu.”
Kurulduğu dönemde tüm üyelerin haber girme yetkisi olmasının Bigumigu’nun bir “topluluk” olmasını sağladığını ve bunun da sitenin bugün geldiği noktada büyük etkisi olduğunu söyleyen Pembecioğlu, bu topluluğun ve o topluluğa sadık kalmanın önemini şu sözlerle belirtti: “Kurulduğumuz dönemde daha çok trafik almak için sitede sektörle ilgili haberler yerine, o zamanlar birçok sitenin yaptığı gibi, ‘meme’ gösterebilirdik ama o zaman bir topluluk olamazdık.”
Tutkuların yapılan işten çok da ayrılmaması gerektiğine inanan Pembecioğlu; Future Eğitim Kampı’na katılan gençlere günümüzün en büyük baskılarından biri olan “girişim yapma zorundalığı” ile ilgili önerilerde bulunarak konuşmasını bitirdi: “Başkalarına bakarak başarınızı ölçtüğünüz zaman hep yeni birini görürsünüz.”