Video içerik üretimi ve tüketimi internetin içerik anlamında temel kolonlarından birini oluşturuyor. GIF, metin veya etkileşimli internet siteleri ne kadar popüler olursa olsun söz konusu video olunca hiçbiri onun yanına yaklaşamıyor. En basit komikli kedi videosundan reklam filmlerine, yemek tarifinden makyaj eğitimine kadar video içerik çok güçlü ve zengin bir alan.
Vine, Instagram, Snapchat gibi kendi üretim dinamiklerini yaratan mecraları bir kenara ayırırsak Youtube, Vimeo ve Facebook en büyük video içerik ağları olarak öne çıkıyor. Vimeo işin sanat ve yaratıcı tarafına odaklanıp bir kürasyon sunarken Youtube her çeşit içerik üreticisinin yer aldığı bir merkez olmayı hedefliyor. Ve bu süreçte Youtube, Partnership gibi modellerle içerik üreticileri destekleyip telif başta olmak üzere her konuda yanında olduğunu vurgulamaktan çekinmiyor.
5 Kasım günü, Facebook günde 8 milyar videonun izlendiğini gururla duyurmuştu. Fakat Alman Youtube kanalı ve tasarım stüdyosu Kurzgesagt durumun aslında gururdan çok öte bir duyguyla kurgulandığını ve birçok içerik üreticisinin rahatsızlığını tek seferde dile getirerek farkındalık yaratacak bir videoya imza attı. Facebook’un en büyük video platformu olmasının altında birkaç metrik detay yatıyor.
- Videolar 2 saniye izlendiğinde, izlenmiş olarak kabul ediliyor,
- Video sessiz olsa dahi izlenmiş kabul ediliyor,
- Kullanıcıların akışına Facebook üzerine yüklenen videolar, Youtube videolarından önce gösteriliyor.
Bu üç değişkenle birlikte 2015’in ilk çeyreğinde Facebook üzerinde izlenen en popüler 1000 videonun 725’i aslında Youtube üzerinde üretilmiş ve oradan çalınarak Facebook’a yüklenmiş videolar. Facebook, kullanıcılarının diğer platformlardan videoları indirerek kendi platformlarına yüklemesine izin veriyor ve tüm trafiği kendi ağında tutuyor. Her ne kadar etkileşim sıfıra yakın da olsa videonun izlenmiş olması Facebook için yeterli oluyor.
Youtube gibi platformlardan çalınarak yüklenen içerikler, Facebook üzerindeki sayfaların ve Facebook’un para kazanmasını sağlarken içeriği üretenleri konu üzerinde hak sahibi olmamasına da neden oluyor. Hatta telif konusunda da oldukça hantal davranan Facebook’a bir telif ihlali ihbarı yapıldığında videonun alacağı gösterim ve etkileşim azaldıktan günler sonra platformundan kaldırıyor. Böylece içerik üretici elde edeceği erişimin çok küçük bir payına ulaşmış oluyor. Öte yandan Facebook, bir başkasının ürettiği içeriğin tüm gösterimini kendi tekelinde tutmaya devam ediyor.
İçerik üreticilere herhangi bir söz hakkı tanımadan, komik veya neşeli içerikleri indirip kendi sayfalarında paylaşarak etkileşim sağlayan Facebook sayfalarına müsamaha göstererek video içeriğin dev merkezi olan Facebook’un bu davranışlarını yine Facebook değiştirebilir. Ve bunu değiştirmek için yapabileceğimiz en faydalı davranış Facebook’a durumun farkında olduğumuzu göstermemiz olacaktır.
Gün içerisinde Facebook’ta dolaşırken karşınıza çıkan videoların kaçı orijinal üreticisi tarafından yüklendiğini, kaçında orijinal üreticiye referans verildiğini gözlemleyerek bile Facebook’un algoritma hilesini açığa çıkarabilirsiniz.
Görsel; Youtube