Glimmer adlı çöpçatanlık uygulaması, şeffaf bir platform olma çabasıyla fark yaratıyor. Herkese açık olmakla beraber özellikle de engelli bireylerin iç rahatlığıyla kullanabileceği bir platform olması amaçlanmış. Engellilik konusundaki yaklaşımından da tahmin edileceği gibi, internetteki “beğenmedim-sola kaydır” kültüründen yorulmuş olan herkesin aradığı şey Glimmer olabilir.
İlk bakışta insanın aklında “engelli bireyler üzerinden prim yapma gibi bir niyet mi var?” benzeri şüpheler oluşsa da -en azından bende oluşmuştu- kuruluş hikayesi, uygulamanın iyi niyetini ortaya koyuyor. Glimmer’ın kurucusu Geoffrey Anderson, bilişsel engelleri olan erkek kardeşi sayesinde bu konuda bir şeyler yapması gerektiğine karar vermiş. Kardeşi, Tinder ve benzeri popüler uygulamaları kullanmış. Ancak kardeşine göre, bu uygulamalarda insanların kendi engellerinden bahsetmiyor oluşu sorun yaratan bir durummuş. Anderson’a göre asıl sorun bahsetmemekten de öte, engelli olmanın ilişkilerde ve toplumda negatif bir etiket olmasından kaynaklanıyor. İnsanlar engellerinden bahsettikleri zaman kimse tarafından tercih edilmeyeceklerinden çekiniyorlar.
Popüler çöpçatanlık uygulamalarındaki eşleşmeler yüzeysel ve anlık kararlara dayandığından engelli bireylere hizmet etmesini beklemek zor. Bu uygulamalardaki profil formatları da insanların engellerinden bahsetmelerini zorlaştırıyor. Hatta bazılarında profile hiçbir özel bilgiyi ekleme opsiyonu tanınmıyor. Bu noktada Glimmer herkesi şeffaf olmaya teşvik eden bir ortam yaratarak alternatif bir platform olmaya çalışıyor. “Dış görünümün ötesine geçin, kullanıcılarla ilgi alanları ve yaşam biçimleri üzerinden bağlantı kurun.” vaadiyle kullanıcılara seslenen Glimmer, işe en basit çözümü uygulamaya koymakla başlamış. Kullanıcılar kolaylıkla engellerini profillerine ekleyebiliyor. Elbette bununla ilgili bir zorunlulukları yok veya ekledikten sonra değişiklik yapıp kaldırabiliyorlar. Muhtemelen Glimmer kullanıcıların ihtiyaçlarını gözlemleyip, gelecekte de bu konuda yenilikler ve geliştirmeler yapmaya devam edecektir. Genel olarak Glimmer, her şeyi şeffaf bir şekilde konuşabilmeyi normalleştirme gayesinde olan bir platform. Bu anlamda kullanıcıların psikolojisinin de bundan olumlu etkileneceği ve açık davranacakları ön görülüyor.
Glimmer çok kalabalık bir pazara giriyor ancak önümüzdeki dönemler için öyle takdir edilesi hedefleri var ki rakipleri arasında öne çıkması çok da zor olamayabilir. Kara geçtikten sonra belli bir yüzdeyi kendi misyonuyla uyumlu yardım kuruluşlarına aktarmayı planlıyorlar. Daha da güzeli, şirket büyüme aşamasına geçtiği anda ekibin engelli bireyler işe alınarak genişletilecek olması. Anderson planlarını, “Glimmer’ın misyonu, engelliliğin teknolojide ve başka yerlerde yaşama dahil edilmesinin öncü bir örneği olmaktır.” şeklinde ifade ediyor.
Glimmer’ın Android ve iOS versiyonları mevcut. Bu arada uygulamanın tanıtım fotoğrafları (aşağıda) misyonuyla hiç örtüşmüyor. O fotoğraflarda da kendi verdikleri “Dış görünümün ötesine geçin.” mesajına paralel bir strateji gütselermiş daha iyi olacakmış.
Görsel: Glimmer