Önceden Google’ın sanatı geliştirme amacıyla Cultural Institute projesi kapsamında sanat tarihinin en önemli eserlerini tek bir arayüzde buluşturma planından bahsetmiştik.
New York Üniversitesi’nde bulunan Etkileşimli Telekomünikasyon yüksek lisans programı (ITP) öğrencisi Ziv Schneider de The Museum of Stolen Art adlı faydalı bir sanal gerçeklik projesine hayat verdi. Projenin çıkış noktası 90’larda Isabella Stewart Gardner Müzesi’nden, aralarında Rembrandt, Vermeer ve Degas gibi sanatçıların eserleri bulunan, toplam 300 milyon dolar değerindeki eserlerin çalınması vakasına dayanıyor.
Sağladığı faydaya gelince; kayıp ve artık herhangi bir müzede göremeyeceğimiz eserleri geleneksel müze ortamına bürünmüş tamamen sanal bir ortamda sesli komut yardımıyla sergiliyor. Aynı zamanda sanal müzeyi ziyaret edenleri söz konusu eserlerden herhangi birinin yerini bilmeleri durumunda polise haber vermeleri konusunda uyarıyor. Schneider’ın esas amacı sanat eserlerinin çalındığında FBI, Interpol gibi sitelerde ufak şekilde sergilenmeleri yerine eski müze ortamlarından bir anlamda kopmamasını sağlamak.
Schneider projesini genişletmeye pek hevesli görünüyor ki dünyaca ünlü çalıntı eserlerin yanı sıra, Afganistan ve Irak’ta yağmalanmış eserleri barındıran iki farklı sergi daha açmayı planlıyor. 2003’teki Irak saldırısında Irak Müzesi’ndeki 14 bin eserin yağmalandığı ve Afganistan’daki ulusal müzede de eserlerin üçte ikisinin kayıp veya yok olduğunu belirten Schneider, bu sayede fiziksel sanat eserlerinin ne kadar kırılgan olabildiğini fark ettirmeyi amaçlıyor.