Eşitlik ve adalet üzerine konuştuğumuz zaman bu konunun sadece insanlara özgü olmadığının da farkında olmamız gerekiyor. Gezegen ve tüm canlılar ekseninde bir eşitlik ise kurduğumuz hegemonya içinde yaratacağımız değerlerle ve değiştirdiğimiz yaşam biçimimizle anlam kazanıyor.
15 yıldır deri ve giyim endüstrisinde çalışan tasarımcı Carmen Hijosa tarafından kurulan Ananas Anam da bu döngüyü değiştirmek için çalışan isimlerden birisi. Ananas Anam altında geliştirilen Piñatex projesi, her yıl ziyan olan 40,000 ton ananas yaprağını yeniden değerlendirerek hayvanları sömürerek elde edilen deriye iddialı bir alternatif oluyor.
Piñatex, Filipinlerdeki ananas tarlalarında üretilen ve yerel fabrikaların ayrıştırdığı yaprakları kullanarak selüloz bazlı fiber dokumalar yaratmayı başarıyor. Yaprakların işlenmesi tamamen sona erdiğinde ise kumaştan öte daha sıkı ve deriye çok benzeyen bir madde elde ediliyor. Piñatex bu çıtıyı ise ayakkabı, kıyafet ve mobilya üretiminde kullanıyor.
Bir metrekare çıktı elde etmek içn 480 yaprak kullanılıyor. Üç haneli olduğu için bu sayı gözünüzde büyümesin çünkü ağırlık ve maliyet olarak ölçüldüğünde aynı miktardaki deriyi elde etmekten çok daha düşük bir değer bu. Üstelik herhangi bir canlının hayatına da son verilmiyor.
Hayvan sömürüsü odaklı sektörlere karşılık yaratılan bu bitkisel alternatiflerin kullanım aşamasındaki avantajları ise nefes alabilmesi ve esnek olması. Bu sayede hem daha kolay taşınıyor hem de daha rahat kullanılıyor. Piñatex’in şu anki tek eksisi dayanıklılık için en üst katmana doğada çözünmeyen bir madde kullanılıyor olması. Fakat Carmen Hijosa ve ekibi buna alternatif bir madde de arıyor. Böylece Piñatex’ler doğada tamamen çözünebilir özelliği de kazanacak.
Piñatex’in çalıştığı markalar arasında ise Puma, Camper, NAE, SmithMatthias, Mayya Saliba gibi markalar yer alıyor.
Görsel: Ananas Anam