Pazarlama ve iletişim alanında dünyanın en prestijli reklamcılık yarışmaları arasında gösterilen Effie’nin Türkiye ayağı olan Effie Türkiye Reklam Etkinliği yarışması, 2005 yılından bu yana sektördeki en değerli işleri ödüllendirmesinin yanı sıra reklamcılık sektörünün içinde olan ve bu sektöre ilgi duyan herkes için bir bilgi kaynağı. Sonuç odaklı kampanyaları ödüllendiren Effie, sadece yaratıcılığa değil aynı zamanda bütünsel olarak iletişimin işe yaramış olmasına ve raporlanabilirliğine bakıyor.
Reklamcılar Derneği ve Reklamverenler Derneği tarafından organize edilen Effie Türkiye, bu birikimi pazarlama ve reklam sektörü profesyonelleri için bir eğitim platformu olarak tasarlanan Effie Studio’ya taşıyarak kampanya süreçleri hakkında kısa ve doyurucu sohbetler sunuyor. Marka, ajans, araştırmacı ve PR yetkililerinden oluşan ekiplerin bu videolarda yer almaları bulundukları kurumların başarılarının yanı sıra kişisel başarılarını da paylaşmasına imkan tanıyor.
Değişen koşulların yarattığı ihtiyaçtan doğan kampanya: İşte Benim Maximum’um
Effie’de ödül alan işlerin, verinin ve araştırmanın konuşulduğu kanalın on dokuzuncu programında, Publicis Groupe Turkey CCO’su Ayşe Aydın, Publicis Groupe Turkey Strateji Direktörü Selin Aktaş ve Türkiye İş Bankası Pazarlama İletişimi Müdürü Bahar Örücü Atay moderatörlüğünü Bigumigu’nun Eş-Kurucusu ve Genel Yayın Yönetmeni Yalçın Pembecioğlu’nun üstlendiği programa konuk oldu.
Bir dönem Cem Yılmaz ve Mert Fırat’ın yer aldığı kampanya reklamlarıyla hayli beğeni kazanan Maximum Kart, bir süredir sessizliğini koruyordu. Pandeminin etkisiyle tüketici beklentilerinin değiştiği ve kredi kartı pazarlama iletişiminde birbirine benzer söylemlerin sektöre hakim olduğu bir dönemde, Türkiye İş Bankası sessizliğini oyuncu Çağlar Çorumlu’nun başrolünde olduğu “İşte Benim Maximum’um” kampanyası ile bozdu. Bir ekosistem mantığıyla kurgulanan Maximum kredi kartının artan tüketici beklentilerine yanıt veren çok sayıda ürünü şemsiyesi altında bulundurduğuna dikkat çeken Pazarlama İletişimi Müdürü Bahar Örücü Atay, yeni iletişim platformu arayışlarını bu geniş yelpazeyi göz önüne alarak şekillendirdiklerini belirtiyor.
İş Bankası’nın pazarın gidişatını düzenli araştırmalarla takip etmesinin kendilerine kategoriyi anlamak için oldukça fayda sağladığını belirten Publicis Groupe Turkey Strateji Direktörü Selin Aktaş ise asıl zorluğun finans sektöründe markaya özgü olanı ortaya koymak olduğunu söylüyor. Puan dağıtılarak yapılan iletişimin sürdürülebilir olmadığını vurgulayan Aktaş, kampanya ile tutarlı bir zemin oluşturarak sürdürülebilir büyüme sağlamayı hedeflediklerini ifade ediyor. Eş zamanlı olarak “Benim Bankam” stratejisini başlatan ve reklam metinlerinde, sosyal medya etiketlerinde bu ifadeye sıklıkla yer veren İş Bankası, benimsenme fikri üzerinden kredi kartındaki yeni iletişim platformunu “İşte Benim Maximum’um” olarak adlandırmayı seçmiş.
Maximum kartın iletişim sessizliğini aşılması gereken bir zorluk olarak nitelendiren Publicis Groupe Turkey CCO’su Ayşe Aydın, pandemi sonrasında insanlara kendilerini iyi hissettirecek ve bu nedenle iyi anlamda pozitif bir skandal yaratacak bir kreatif yaratmayı amaçladıklarını söylüyor. Bu noktada toplum nezdindeki olumlu ve iyi hissettiren algısından dolayı Zeki Müren’den yola çıkan ekip, sanatçıyı başarılı bir şekilde canlandıran ve yine Zeki Müren gibi sevilen bir isim olan Çağlar Çorumlu’yu kampanya yüzü olarak belirledi. Zeki Müren’in bugünün şartlarında nasıl yaşayacağı fikri üzerine kurgulanan kampanya, birbirinden renkli reklam filmlerinin ortaya çıkmasına neden oldu.
Kampanya kapsamında Zeki Müren’in canlandırılmasına ilişkin gelebilecek tepki ve eleştiriler de, lansman filminin sonunda Çağlar Çorumlu’nun peruğunu çıkararak söylediği “Kimse onun gibi olamaz. Ne demişler, taklitler asıllarını yaşatır” repliğiyle bertaraf edilmiş. Aydın, bu sahne ve repliğin kampanyanın başında karşılaştıkları bazı olumsuz tepkilerin önünü kestiğini belirtierek, Türkiye İş Bankası’nın kampanya için Zeki Müren’in mirasçıları olan Mehmetçi Vakfı ile Türk Eğitim Vakfı’na telif ödemesi yaptığını da sözlerine ekliyor. Bahar Örücü Atay ise sosyal medyadaki eleştirilere kendileri yerine kampanyayı benimseyen kullanıcıların yanıt verdiğine dikkat çekiyor. Bu açıdan kampanya, “iyi hissettirme ve benimsenme” hedefine ulaşmış görünüyor.
Ödüllü kampanyaların yaratıcıları, markaları, katkıda bulunanlarıyla sohbetler
Effie Studio YouTube kanalında pazarlama ve reklam sektöründe çalışmak, iletişimci, araştırmacı olmak isteyen herkes ödüllü kampanyaları yaratıcılarından, marka sahiplerinden, araştırma şirketlerinden, medya ajanslarından kısacası tüm paydaşlardan dinleme ve öğrenme fırsatı yakalıyor.
Effie Studio’nun YouTube kanalındaki içeriklerde; reklamverenlerin, reklam, medya ajanslarının, araştırma şirketlerinin, PR ajanslarının Effie ödülü kazanmış kampanyaları masaya yatırılıyor. Moderetörlüğünü Yalçın Pembecioğlu’nun üstlendiği içeriklerde kampanyanın süreçleri hakkında detaylı bilgiler ve içgörüler paylaşılıyor.
Effie Studio’nun YouTube kanalında paylaşılan videolarla sektör içi iletişimin güçlendirilmesi amaçlanırken sektörün geleceği olan üniversite öğrencilerine de fayda sağlanması hedefleniyor. Önümüzdeki dönemlerde Effie Studio’da, Effie kazanan işlere ek olarak yeni eğitici içerikler hazırlanması, canlı yayınlar ve etkinlikler gerçekleştirilmesi de planlanıyor.
Görseller: Youtube