Teknoloji ve sanayinin gelişimini insanlığı ileri götüren adımlar olarak görebiliriz. Hatta bu şekilde düşünmemiz oldukça normal. Ancak bu gelişimin yarattığı kaynak ihtiyacını karşılamak için doğal kaynakları ve özellikleri ağaçları tahrip ettiğimiz, doğal yaşam alanlarını sürgüne gönderdiğimiz de bir gerçek.
20 yıl boyunca NASA’da görev yapan Lauren Fletcher’ın kurucusu olduğu girişim BioCarbon Engineering, bu sorunu teknolojiyi kendi yararına kullanarak çözmeyi amaçlıyor. Endüstriyel ölçekteki ormansızlaşmaya, endüstriyel ölçekteki ağaçlandırma çalışmalarıyla köstek olacak. Drone yardımıyla tüm ağaçlandırma çalışmalarını yürütecek olan girişim, bir yılda bir milyar ağaç dikebiliyor.
Geleneksel ağaçlandırmaya göre yüzde 85 daha az maliyetle geliştirilen bu teknoloji sayesinde yeniden ağaç dikmek çok daha kolaylaşıyor. Drone’lar bölgeyi tarayarak dikim yapılacak noktaları tespit edip yerin 2 – 3 metre yukarısından uçarak toprağa önceden çimlenmiş tohum ateşleyecekler. Bu tohum mermileri çevreleyen besleyici hidrojeller sayesindeyse toprakla buluştuklarında kolayca uyum sağlayıp olgunlaşabilecekler.
Ormansızlaşma sadece köklerinden ayrılan bir iki ağaç anlamına gelmiyor. Bölgede yaşayan tüm mikro organizmalar, mantarlar, memeliler, kuşlar kısaca tüm canlıların hayatı pamuk ipliğine bağlanıyor. BioCarbon Engineering bu süreci tersine çevirerek tüm canlılar için hakları olan doğal yaşam alanlarını onlara geri vermeyi hedefliyor.
Görsel; BioCarbon Engineering
