Zeytin’in Hayali, Ella Film tarafından yapılan ve Nisan’da ilk önce Türkiye’de vizyona girecek bir uzun metraj animasyon. Pek çok yerde tartışılmasının ve haber olmasının nedeni ise filmin “ilk Türk uzun metraj çizgi filmi” olarak tanıtılması. Çizgi film sektörünün bol bol konuştuğu bu tarafının yanısıra, Türk yapımı olarak geçmesine rağmen ilginç bir ekip profili sergilemesi de dikkat çekiyor:

“35 mm negatif formatında çekilen filmin uzunluğu 90 dakika. Yapımcılığını Usame Ahmet Halife’nin yaptığı filmin senaryo ekibinin başında Amed Abdulhafız yer aldı. Yönetmen Omar Kawan al-ani. Müzikleri yapan isim ise İlyas Rahbani. Filmin senaryo, storyboard, dublaj ve montaj alanında iki yüz elliden fazla sanatçı ve danışmanın yer aldığını bilgisini de eklemek mümkün.“

Bir diğer bilgi öbeği:

“İki buçuk sene senaryo üzerinde çalışıldı. Beş defa yazılan metin, İngiltere’deki hukuk, Suudi Arabistan’daki fetva ve pedagoji danışmanlarının yol göstermesiyle nihayet tamamlandı. Arapça dublaj üzerine anime edilen filmin şu sıralar altyazısı hazırlanıyor. Zeytinin Hayali’nin Nisan ayında 50 kopyayla vizyona girmesi planlanıyor. Türkiye çizgi filmin seyirciyle buluşacağı ilk ülke. Daha sonra İslam ülkelerinde, Amerika’da gösterilecek; sinemanın olmadığı Körfez ülkelerinde DVD’si çıkacak.“

Tartışmalar arasında Persepolis ismi de kıyaslama demeye dilim varmıyor ama referans noktası olarak bol bol kullanılıyor. Filmle ilgili fragman veya görsel verilere ulaşmak zor, ve hatta yapımcıların birebir yer aldığı söyleşilerdeki bilgilerde bile bir tereddüt söz konusu.

Konu nedir derseniz de:

“Çizgi filmin konusu 2002 yılında katliamın yaşandığı Cenin şehrinde geçer. Meryem nine küçükken başından geçen olayları torunu Faris’e anlatır. Yedi yaşındayken anne-babasıyla Filistin’in ‘Ayn-Karim’ köyünde ikamet ediyorlar, geçimlerini zeytincilikten sağlıyorlardır. 1947’de ülkeden İngilizlerin çekilmesiyle Yahudilerin göçü hızlanır. Yahudilerin katliamlarından Meryem ve ailesi de zarar görür. Çetelerin ‘Ayn-Karim’e ulaşması üzerine babası, Meryem ve annesini göç kafilesiyle köyden uzaklaştırır. Fakat küçük Meryem ayrılmak istemez ve ilk bulduğu fırsatta kafileden ayrılarak köye doğru koşar. Bu sırada karşılarına çıkan çete üyelerinden Şamul, nam-ı diğer timsah, babasını öldürür. Gözleri önünde babasını kaybeden Meryem ömrü boyunca yaşadıklarını üzerinden atamaz. Timsah, Meryem’in ileriki yıllarda da karşısına çıkacaktır.”

Yorumları yorum bölümüne bırakarak aynen böyle sonlandırıyorum efenim 🙂